Birkaç aydır, Lily çalışmak için kütüphaneye gittiğini söylüyordu, fakat gitmediğini biliyordum. | Open Subtitles | فى الأشهر القليلة الماضية ، ليلى كانت تقول أنها تذهب إلى المكتبة لتذاكر ولكن أعلم أنها لم تكُن تفعل ذلك |
Lily oldukça garip davranıyordu, sanki büyük bir sırrı varmış gibi. | Open Subtitles | ليلى كانت تتصرف بغرابة ، وكأنها تمتلك سر كبير |
Lily'nin terbiyesiz mesajlaşma alışkanlığı varmış, fotolarla birlikte. | Open Subtitles | ليلى كانت لديها عادة سيئة فى المحادثات ، مُكتملة بالصور |
Lily yasal olarak yetişkindi. Bir suç değil. | Open Subtitles | ليلى كانت بالغة قانونياً ، هذه ليست جريمة |
Gözleme günü. Lily bana hep gözleme yapardı. | Open Subtitles | ليلى كانت تصنع دائما الفطائر المحلاة |
Evet, hayır haklısın. Lily herhangi bir şeye bile gülerdi. | Open Subtitles | أجل، لا، أنت محق (ليلى) كانت لتضحك على أى شئ |
Yani, Lily sana karşı korkunçtu herkese karşı olduğu gibi. | Open Subtitles | أعنى.. أن (ليلى) كانت سيئه معك كما كانت مع الجميع |
Lily'nin deniz kızı olduğunu kim söyledi? | Open Subtitles | من قال لك ليلى كانت حورية البحر؟ |
Lily'nin akıl sağlığının yerinde olmadığını söyleyebilirsin. | Open Subtitles | (تستطيع القول أن (ليلى كانت مخبولة عقلياً |
Lily'nin akıl sağlığı yerinde değildi. | Open Subtitles | ليلى) كانت مخبولة عقلياً) |
Lily'nin akıl sağlığı yerinde değildi! Oh! | Open Subtitles | ليلى) كانت مخبولة عقلياً) |