"لينظر" - Traduction Arabe en Turc

    • baksın
        
    • bakmak
        
    • bakacak
        
    • bakması
        
    • bir göz atmasını
        
    Ben öldürmeden biri bu suçlunun icabına baksın! Open Subtitles لينظر أحدكم في أمر هذا الوغد قبل أن أقتله
    Orada! Orada! Birisi Yukarı baksın Open Subtitles هناك , هناك شخصاً ما , شخصاً ما , لينظر أحداً إلى هناك
    Sonra gidip bakmak için oyunu durdurdu ve bir daha dönmedi. Open Subtitles و عندها أوقف اللعبة ليذهب لينظر ما الأمر, و لم يعد
    Bu tuvaletle balıklar sana bakmak için tekneye atlayacak. Open Subtitles حسنا، في هذا الثوب، سوف تقفز الأسماك إلى القارب فقط لينظر إليك
    100 yıl sonra bunlara bakacak kimse kalmayacak. Open Subtitles بعد مئة عام من الآن لن يوجد أحد لينظر لأي من هذا
    Banyomda bir sızıntı var, bakacak kişi de sabaha kadar gelmeyecek bu saatte de bir tesisatçı tutsam saatine 200 dolar bayılırım. Open Subtitles عندي تسرب في حمامي ومن يقوم بالاصلاحات لن يأتي حتى يوم غد لينظر للأمر
    Papa en sonunda Kralın ricasını kabul etti ve davaya bakması için Kardinal Campeggio'yu gönderdi. Open Subtitles لقد أجاب البابا نداء الملك وأرسال الكاردينال كامبدجو لينظر فى القضية.
    İşte, işte, yukarıya baksın biri Uyarmadım mı ben sizi? Open Subtitles هناك , هناك شخصاً ما , شخصاً ما , لينظر أحداً إلى هناك ألم أخبركم ؟
    Şimdi, herkes, iki kişiye baksın. TED الآن، لينظر كلٌ منكم إلى شخصين آخرين.
    Herkes baksın. İltihaplı bir tabak. Open Subtitles لينظر الجميع, التهاب اللثة في صحن
    Herkes buraya baksın. Bunu görüyor musunuz? Open Subtitles لينظر الجميع إلى هنا هل ترون هذا ؟
    Bakın size ne diyeceğim. Herkes soluna doğru baksın. Open Subtitles سأخبركم أمراً، لينظر الجميع إلى يساره.
    Herkes tahtada ki denkleme baksın. Open Subtitles لينظر الجميع إلى المعادلة على اللوح.
    Onun kadar öfkeliydi. Ahıra bakmak istiyorsa, bakabileceğini söyledi. Open Subtitles كانت غاضبة مثله ، وطلبت منه لينظر في الحضيرة ليتأكد
    Yakından bakmak için eğilmiş ve birden sanki aynada kendine baktığı hissi içini kaplamış. Open Subtitles اِنحنى نحو الأسفل لينظر عن قرب فجأة شعر و كأنه ينظر نحو المرآة
    Bu yanık izi, tam olarak, kapıya bakmak için geldiğin yerde, öyle değil mi? Open Subtitles هذا مكان لو كان يقف لينظر من الباب أو يفتح لأحد
    Gözünü unutun. Olaylara iyi tarafından bakmak için diğer gözünü kullansın. Open Subtitles انسوا العين اخبروه أن يستخدم الأخرى لينظر للجانب المشرق
    Kim Tanrı'nın gözlerine bakacak kadar cesur? Open Subtitles و الان، من شجاع بما يكفى لينظر للرب فى عيناه ؟
    Etrafta bana bakacak, benimle konuşmaya çalışacak kadar aptal bir Cambulac'lı yok. Open Subtitles لا يوجد مواطن من "كامبولاك" غبي كفاية لينظر.. ناهيك عن التحدث معي
    Sokaktaki herkes ona bakacak. Herhalde hissettiği şey... Open Subtitles لينظر إليها الجميع لا بد وأنها شعرت بـ...
    Seni bu gece oraya götürmeyi düşündüm, adamın kafasını koparmadan önce sana bir bakması için. Open Subtitles لذا أعتقد أن عليك المجيئ هناك الليلة سأمهله لينظر إليك قبل أن أقطع رأسه
    Doktor Bhamba'dan doğadaki işleyişe bir göz atmasını istedim çünkü doğa yok etme işinde ustadır. Open Subtitles سألت الدكتور (بهامبا) لينظر إلى كيف تعملها الطبيعة لأن الطبيعة قاتلة رائعة للأشياء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus