- Eşyalarını taşımak için nakliyeci gerekti. | Open Subtitles | كان علي أن أستأجر ناقلين لينقلوا أغراضها |
Bir takas olduklarını, çoğunluğun iyiliği için feda edildiklerini hayatlarını insanlığı sonraki seviyeye taşımak için verdiklerini söyleseydim. | Open Subtitles | ،قد تم تبادلهم ،تضحية لأجل الصالح العام أنهم أعطوا حياتهم لينقلوا البشرية |
Cesedi taşımak için zamanları oldu. | Open Subtitles | قد يكون تسنّى له مالوقت لينقلوا الجثة |
O ve Pulido, kasaları başka yere taşımak için bir gece geç saate kadar kaldılar böylece hiçbir şey bozulmayacaktı. | Open Subtitles | هو و (بوليدو)، بقوا متأخرين في ليلة لينقلوا الصناديق إلى منطقة أخرى حتى لا يفسد كل شيء |