"ليهتم" - Traduction Arabe en Turc

• bakacak
• göz kulak
• ilgilenecek
• Halletmesi
• bakması için
• ilgilenmesi için
• ilgilenmesi gereken

Sık sık; bize bakacak birini bulabilmek için yollardageçirdiğimiz ayları düşünürüm....
لقد كانت تضحك عندما تُفكر بتلك الشهور التي قضيناها على الطريق سوية و هي تحاول إيجاد شخص ليهتم بنا

Efendim, okuldan sonra ona bakacak kimse yok...
ليس لدي احد ليهتم به بعد خروجه من المدرسة ياسيدي

Baba, benim dışımda ona göz kulak olacak kimse yok.
أبتِ، هي ليس لديها أحد آخر ليهتم بها ما عداي

Gözaltındayken oğlumla ilgilenecek birini bulabilirim.
إذاَ أعتقد بأني قد أجلب شخصاَ ليهتم بابني فيما أستجوب

Ed karısına Halletmesi gereken bir şeyin daha olduğunu söyledi.
ايد اخبر زوجته انه لديه امر واحد بعد ليهتم به

Şimdi söyle bakalım kızın icabına bakması için başka birisine ihtiyacım var mı?
إذن أخبرني هل أحتاج شخصاً آخر ليهتم بأمرها؟

Adamlarımla ilgilenmesi için bana böyle biri lazımdı hala da lazım.
هذا من أريده ليهتم بأموالي وهو ما زلت أحتاج إليه

Onun ilgilenmesi gereken onlarca çocuk var. Belki ikimiz de kalırız?
لديه الملايين من الأطفال ليهتم بهم ربما سنبقى كلانا؟

Ve bahçesine bakacak bir saati bile kalmıyor.
ولايستطيع ان يجد ساعه ليهتم بحديقته

Yerine dükkâna bakacak kimsesi yoktu.
لم يتبق أحد ليهتم بالمحل

Yaz bitti. Kardeşime bakacak kimse yok evde.
الصيف قد انتهى , لا أحد بالمنزل ليهتم بـ(ليام)

Bana bakacak birine ihtiyacım var.
اريد شخصاً ليهتم بي

Onlara bakacak kimseleri yoktu.
لا يوجد أحد ليهتم بهم

Kocamın, senin gibi ona göz kulak olacak bir arkadaşı olduğu için minnettarım.
انا شاكرة أن زوجي لديه صديق مثلك ليهتم به ويحميه

Oğlumu çok güçlü olacak şekilde yetiştiririm ki ben ölünce onlara göz kulak olsun.
و أربي أبني ليكون قويا جدا ليهتم بهم بعد موتي

Bu aileye göz kulak olacak en iyi kişi benim.
أنا الشخص الأنسب ليهتم بهذه العائلة

Onunla ilgilenecek iyi biri.
شخصاً لطيف ليهتم به

Geri kalan yolculuğunda Kralla ilgilenecek birini.
ليهتم بصحته خلال الرحله

Çünkü kendisiyle ilgilenecek birisi hiç olmadı.
لان ليس لديه احد ليهتم فيه.

Ya son denetimi Halletmesi için bağımsız bir vasi tutarsınız ya da...
إما أن تعين منظماً مستقلاً ليهتم بمراجعة الحسابات النهائية

Halletmesi gereken bir şeyin daha olduğunu söyledi ama ne olduğunu sormayın çünkü bilmiyorum.
لقد قال انه لديه امر اخر ليهتم به لكن لاتسألني ماهو لانني لا اعرف

Belki sizin yerinize bakması için onu birilerine vermelisiniz.
ربما عليك اعطائها لشخص اخر ليهتم بأمرها

bakması için birini gönderirim.
سأجلب رجلاَ ليهتم بهذا

Eğer bir şey olursa, onlarla ilgilenmesi için birini bulurum.
لو حدث شئ، سأبحث عن شخص ما ليهتم بهم

Ayrıca ilgilenmesi gereken başka konular da vardı.
... نعم ، اضافه الى كان لديه اموره الخاصه ليهتم بها