Onlari içinde tutarak bana bir iyilik yapamazsin degil mi? | Open Subtitles | هل يمكن أن تقومي لي بخدمة وتحبسيهم قليلا؟ |
Ama bu gece bana bir iyilik yapmalısın. | Open Subtitles | ولكنك .. يجب أن تقوم لي بخدمة صغيرة الليلة ، بالخارج هناك |
Bak, bana bir iyilik yaptın. | Open Subtitles | لم يكن يجدر بي فعل ما فعلت اسمعي لقد قمت لي بخدمة |
Bana iyilik borcu bulunan bir arkadaşım var göçmenlik bürosunda. | Open Subtitles | عندي صديق في قسم الهجرة يدين لي بخدمة كبيرة |
Birkaç hafta önce bana borçlu olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | منذ أسابيع مضت، أخبرتني أنكَ تدين لي بخدمة. |
bana bir iyilik yap. İstemeyi bırak. | Open Subtitles | عليك أن تقوم لي بخدمة ,عليك ان تتوقف عن السؤال |
Aslında senin bana bir iyilik borcun var zaten ama eğer seni memnun edecekse bir iyilik daha yaparım sana. | Open Subtitles | في الواقع, انت تدين لي بخدمة ولكن ساعين لك اخرى إن كان هذا يسعدك |
Avukata ihtiyacın olursa bir arkadaşım var ve bana bir iyilik borçlu. | Open Subtitles | إذا كنت بحاجة لمحامي, فلديّ صديقة, وهي مدينة لي بخدمة |
bana bir iyilik yap. Hastalık getirme. | Open Subtitles | إسدي لي بخدمة , لاتأتي بأية مرض |
Tamam. Sana televizyon vereceğim. Ama bana bir iyilik borçlusun. | Open Subtitles | سأعطيك جهاز تلفاز ولكنك ستدين لي بخدمة |
bana bir iyilik borçlu bir kaç tekne kaptanı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف بعض ربابنة القوارب يدينون لي بخدمة |
Ben onun hayatını kurtardım, o bana bir iyilik borçlu. | Open Subtitles | أنا أنقذتُ حياته فهو يدين لي بخدمة |
Sanırım sen de bana bir iyilik borçlusun. | Open Subtitles | أعتقد أنكَ تدين لي بخدمة أيضاً |
Senin mi bana bir iyilik borcun var yoksa sıra bende mi? | Open Subtitles | هل ما زلت مدين لي بخدمة أو إنه دوري ؟ |
bana bir iyilik yap ve bu anda yaşa olur mu? | Open Subtitles | قم لي بخدمة وتأقلم مع الأمر، حسناً ؟ |
Ve şimdi bana bir iyilik borçlu. | Open Subtitles | الأن ايشبيهارا يدين لي بخدمة |
Ona birşey söylemek zorunda değilsin. Gary Coleman bana bir iyilik boçluydu. | Open Subtitles | ليس عليك قول أي شيء (غاري كوليمان) ، يدين لي بخدمة |
bana bir iyilik borcu var. | Open Subtitles | رجلٌ يَدينُ لي بخدمة |
Bana iyilik borcu bulunan bir arkadaşım var göçmenlik bürosunda. | Open Subtitles | عندي صديق في قسم الهجرة يدين لي بخدمة كبيرة |
ITB'de bir dostum var. Bana iyilik borcu vardı. | Open Subtitles | لديّ صديقة تعمل بشركة الإتصالات، إنها مدينة لي بخدمة. |
Umarım bana borçlu olduğunu düşünmüyorsundur. | Open Subtitles | أتمنى ألا تشعري أنكِ تدينين لي بخدمة |