"لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ" - Traduction Arabe en Turc

• Belki de

Ayılar. Belki de eve dönüp bir şeyler yemeliyim.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ إذهبْ إلى البيت، و اجيب حاجة اكلها.

Belki de çıkıp kendimize birkaç...
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَخْرجَ ونَجِدَ البعضَ.

Belki de başka bir yere bakmalısın.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تُحاولَ البحث في مكان آخر.

Peter, Belki de kanal hakkında kötü şeyler söylememelisin.
بيتر، لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ لا تَقُولَ أيّ شئ سيئ حول الشبكة

Belki de arabadan çıkıp geri dönüş yolunu kendimiz bulmaya çalışmalıyız.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ يَتْركَ السيارةَ وللمُحَاوَلَة للعَودة إلى القدمِ.

Belki de yalnız gitmeliyim.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أَذْهبَ لوحدي.

- Belki de koruculuk yapmalıyız. - Evet, doğru.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نُصبحَ حُراسَ.

- Belki de ona istediğini vermelisin.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تَعطيه لها

- Belki de beklemeliyiz.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَنتظرَ.

Belki de ona para vermelisin.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تَعطيه لها

Belki de beklemeliyiz.
لَرُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَنتظرَ.