Üzerinde saatlerce düşünüp sonuçlarını tarttıktan sonra neşeli olmaya karar verdim. | Open Subtitles | بعد عِدّة ساعات مِنْ التشاورِ ويَزنُ النتائجَ، قرّرتُ لِكي أكُونَ لعوبَ. |
Daha anlayışlı olmaya çalışacağım. | Open Subtitles | أنا سَأُحاولُ لِكي أكُونَ فَهْماً أكثراً. |
Sessiz olmaya çalışırım. | Open Subtitles | حَسناً، أنا سَأُحاولُ لِكي أكُونَ هادئَ. |
Hapiste olmam gerekiyordu; Senin beni bekiyor olman gerekiyordu. | Open Subtitles | أَنا مُفتَرَضُ لِكي أكُونَ في السجنِ؛ أنت يُفترض بأنهم كُنْتَ تَنتظرُني. |
Benim yazar olmamı istemiyorsun, olay bu. | Open Subtitles | أنت فقط لا تُريدُني لِكي أكُونَ مُؤلفاً، ذلك ما هو. |
Emin olmak için pilleri yanıma alsam iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن آخذَ هذه البطارياتِ فقط لِكي أكُونَ متاكدة. |
Harmon'a giden dördüncü kuşak Shrader olmak istemiştim. | Open Subtitles | أردتُ لِكي أكُونَ الجيل الرابع Schrader للذِهاب إلى هارمون. |
Kimseyi aramadan önce tam olarak emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردتُ لِكي أكُونَ مُتَأَكِّدَ قَبْلَ أَنْ ادَعو أي واحد. |
Senin için güçlü olmaya çalışıyordum. Bizim için. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أُحاولُ لِكي أكُونَ قويَ لَك. |
Sadece yardımcı olmaya çalışıyorum, Julia. | Open Subtitles | أَنا فَقَطْ أُحاولُ لِكي أكُونَ مساعدَ، جوليا. |
Buraya seninle olmaya geldiğim için çok mutluyum. | Open Subtitles | - أَنا مسرورُ جداً طِرتُ هنا لِكي أكُونَ مَعك. - نعم، ني أيضاً. |
Tek bir kadınla birlikte olmaya hazırım. | Open Subtitles | أَنا مستعدُّ لِكي أكُونَ مَع الإمرأةِ الواحدة... |
Ben sadece iyi bir vatandaş olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أَنا فَقَطْ أُحاولُ لِكي أكُونَ a مواطن جيد. |
Şu anda Pebble Beach'de olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | أَنا مُفتَرَضُ لِكي أكُونَ في شاطئِ الحصاةِ. |
Dürüst olmam gerekirse, ilk başta ümitsiz olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | لِكي أكُونَ صادقَة، عندما بَدأنَا... إعتقدتُ بأنّه لا يوجد أمل.. |
Senin, olmamı istediğin gibi bir anne olamadığım için çok üzgünüm Russell. | Open Subtitles | أوه، صدئ، أَنا آسفُ جداً بأنّني لَيْسَ لِي هناك لَك في الطريقِ ذلك أردتَني لِكي أكُونَ. |
Karısı, benim tabutu taşıyanlardan biri olmamı istiyor. | Open Subtitles | زوجته تُريدُني لِكي أكُونَ a pallbearer. |
Ordu beni çağırdığında, üniversitede öğretmen olmak için okuyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَدْرسُ لِكي أكُونَ معلما عندما النداء إلى الجيش حَدثَ |
Seninle olmak için bebeğimden bile vazgeçtim. | Open Subtitles | إبتعدتُ عن طفلي لِكي أكُونَ مَعك |
İyi bir eş olmak istemiştim. | Open Subtitles | نعم، أنا كُنْتُ أُحاولُ لِكي أكُونَ a زوج مساعد، حَسَناً؟ |