İltihap çok acı verici olmuş olmalı ve acı zamanla artmış. | Open Subtitles | لا بد أن الإلتهاب كان مؤلماً جداً و الألم ازداد مع مرور الوقت حتماً |
Ama çok acı verici görünüyor ve bunun seninle hiçbir ilgisi yok ama derim sarktığı zaman dövmem olsun ister miyim bilemiyorum. | Open Subtitles | لا، لن تفعلي لكنهُ فقط يبدو مؤلماً جداً و هذا ليس لهُ أي علاقة بكِ |
çok acı verici olmalı. Sadece kötü bir sırt. | Open Subtitles | سيكون ذلك مؤلماً جداً - بالعشرينات مع ظهر معلعل - |
Çünkü benim için çok acı vericiydi ya da korkuyordum. | Open Subtitles | ولأن ذلك كان مؤلماً جداً بالنسبة لي أو ربما كنتُ خائفة، |
Ama Tommy'yi kaybetmek senin için çok acı vericiydi, değil mi? | Open Subtitles | ...لكن فقدان تومي كان مؤلماً جداً لك، صحيح؟ |
Ama eğer lisansını bu evde bırakırsan annem için çok üzücü olacak. | Open Subtitles | لكن إن سحبت رخصتك وأنت في هذا البيت سيكون هذا مؤلماً جداً لأمي |
Bu çok acı verici, adaletsizce olmalı. | Open Subtitles | لابد أن ذلك كان مؤلماً جداً وغير عادل |
çok acı verici olabilir. | Open Subtitles | قد يكون مؤلماً جداً. |
Belki de çok acı verici olduğu için konuşmamıştır. | Open Subtitles | ربما كانَ الامر مؤلماً جداً |
Bu çok acı verici görünüyor. | Open Subtitles | يبدو هذا مؤلماً جداً. |
çok acı verici olacağını tahmin ediyorum. | Open Subtitles | وأظن أنه سيكون مؤلماً جداً. |
Bayan Lindo'yu kaybetmek çok acı vericiydi. | Open Subtitles | فقدان السيدة (ليندو) كان مؤلماً جداً |
Senin için çok üzücü olmalı. - Geçmişte kaldı. | Open Subtitles | لابد وأن الأمر كان مؤلماً جداً بالنسبة لك |
Leydi Mary, iyi niyetiniz için minnettarım ama bana kalırsa Yüzbaşı Crawley'in durumu sizin için çok üzücü olabilir. | Open Subtitles | آنسة (ماري) إنني أقدر نواياكِ الحسنة لكنني قلق من أن وضع الكابتن (كرولي) قد يكون مؤلماً جداً بالنسبة لكِ |