Babamın öldüğü onca şeyden vazgeçtikten sonra gurur duyacağını pek zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا اظن ابي سيسعد لتركي ما عاش و مات من اجله |
- O James Finn üç ay önce öldü. | Open Subtitles | جيمس فينس الذي نتكلم عنه مات من ثلاث أشـهر |
Gordon'ın, otoparkta, biri tarafından kasten ezildiğini biliyoruz. Muhtemelen kafasındaki çatlak yüzünden öldü. Ve biri onu tuvaletin tavanına sakladı. | Open Subtitles | نعلم أن جوردون كان يركض عمدا في الموقف ربما مات من كسر بالجمجمة وأخفاه شخص ما في سقف المستودع |
Adam mantar enfeksiyonundan kaynaklanıyor gibi görünen sistemik şok nedeniyle ölmüş. | Open Subtitles | هذا الرجل مات من صدمة كاملة حدثت مما يبدو من نوع أخر من الفطريات. |
- Damar genişlemesinden mi ölmüş? | Open Subtitles | مات من تمدد الأوعية الدموية بالمخ؟ |
80 yıl önce ölen biri toprağın üstüne neden çıksın ki? | Open Subtitles | لماذا يعود شخص ما مات من 80 عامًا إلى هنا؟ |
Onun için yaşadı, ve kelimenin yasal olan tam manasıyla, onun için öldü. | Open Subtitles | عاش من أجله وبغض النظر عن الرأي القانوني لسبب موته مات من أجله |
Diğer iki kurbanın aksine, bu seferki deri yüzülme işlemi yüzünden ölmüş. | Open Subtitles | على عكس ما حدث بالضحيتين السابقتين هذه المرة لقد مات من عملية السلخ نفسها |
Tam burada Wichita'da bir damar tıkanıklığından öldüğünde babam 54 yaşındaydı. | Open Subtitles | .... أبى كان 54 عندما مات من أثر جلطه |
Tek bir kurşun yarasıyla öldüğü yazıyor. | Open Subtitles | يقول هو مات من الجرح من طلق ناري الوحيد. |
Beyaz Saray'daki adamın uğruna öldüğü şeyi alacağız. | Open Subtitles | نحن سنحصل على الذي ذلك الرجل في البيت الأبيض مات من أجل. |
Bir yıl önce öldü. Shelly'ye dokunduğu an. | Open Subtitles | مات من سنة فى اللحظة التى لمسها |
- Bir yıl önce öldü. Ona dokunduğu anda. | Open Subtitles | مات من سنة فى اللحظة التى لمسها |
Sizin öğretiniz İsa bizim günahlarımız... yüzünden öldü ve artık günahkarlık yok. | Open Subtitles | أنت تعلّم الناس أن المسيح مات من أجل خطايانا لذا لا تُوجد فى الواقع خطيئة بعد الآن |
- Kardeşim senin gibiler yüzünden öldü. | Open Subtitles | -أخي مات من أجل حبك ! -أنا لم أطلب منه ذلك |
Akciğer ödemi nedeniyle ölmüş. Ciğerleri sıvı dolmuş. | Open Subtitles | مات من أستسقاء الرئة رئته مملوة بالسوائل |
Böcek itlafçısı anafilaktik şok nedeniyle ölmüş. | Open Subtitles | المبيد مات من صدمة anaphylactic. |
Kalp krizinden ya da başka bir şey yüzünden mi ölmüş? | Open Subtitles | هل مات من نوبةٍ قلبيّة أو شيءٍ مُماثل ؟ |
Bu hakları bir yıl önce ölen babalarından doğuyor. | Open Subtitles | والذين ورثوا من والدهم عندما مات من سنة فائته |
Gerçek aşkım dün benim için öldü | Open Subtitles | حبي الحقيقي مات من أجلي بالأمس |
Kazanın etkisiyle, travma yüzünden ölmüş. | Open Subtitles | لقد مات من الحادث |
Tam burada Wichita'da bir damar tıkanıklığından öldüğünde babam 54 yaşındaydı. | Open Subtitles | .... أبى كان 54 عندما مات من أثر جلطه |
Genital bölgesindeki yara sebebiyle kan kaybetmesi sonucu ölmüş. | Open Subtitles | إنه مات من فقدان الدم بعد الضرر الذي سببته الأعضاء التناسلية الخارجية |