Madeline'ı öldüren kişi kaçarsa, önemi yok. | Open Subtitles | لن يكون كذلك إذا ما أفلت الشخص الذي قتل (ماديلاين). |
Bana Madeline'ın vakasında yardım etsene. | Open Subtitles | لأخبرك بشيء، لمَ لا تساعدني في قضية (ماديلاين)، إتفقنا؟ |
- Ne? Madeline, 1,5 yıl önce eski kocasına karşı uzaklaştırma emri çıkartmış. Onu ölümle tehdit etmiş. | Open Subtitles | {\pos(192,170)} إستخرجت (ماديلاين) أمر بعدم الإقتراب ضد زوجها السابق قبل عام ونصف، لقد هدد بقتلها. |
Katil, Madeline'ı öldürmeden önce ilaç verdiyse belki bir kaçırma olayı söz konusudur. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} إذا قام القاتل بتخدير (ماديلاين) قبل قتلها، فربما نحن نتعامل مع عملية إختطاف. |
Madeline onu korkunç tedavilere sokmak istedi. | Open Subtitles | أرادت (ماديلاين) جعلها تمرّ بكلّ هذه العلاجات الفظيعة. |
Booth, Madeline'ın kredi kartı kayıtlarını çıkardı. | Open Subtitles | حصل (بوث) على سجلات بطاقة (ماديلاين) الإئتمانية. |
Madeline Papadelis adında bir kadını tanıyor musunuz? | Open Subtitles | -أتعرفان إمرأة بإسم (ماديلاين باباديليس)؟ |
Onu polise şikâyet ettik. Madeline da etti. | Open Subtitles | لقد سبق ورفعنا شكوى لدى الشرطة، كما فعلت (ماديلاين). |
Warshaw iflas etti. Bizi, hastalarını almakla suçladı. Madeline'ın kızı da dâhil. | Open Subtitles | أفلس (وورشو)، ولامنا على أخذ مرضاه، بما فيها إبنة (ماديلاين). |
Madeline Papadelis, esasen kızını size bırakacaktı değil mi, Bay Warshaw? | Open Subtitles | كانت (ماديلاين باباديليس) ستضع إبنتها في عهدتك في الأصل، أليس كذلك يا سيد (وورشو)؟ |
- Madeline. Dört ay önce. Sonra da dondurulmuş. | Open Subtitles | (ماديلاين) قبل أربعة أشهر، وجُمدت بعدها. |
Bak Madeline, ölümünden önceki cumartesi günü kiminle tartışıyormuş. | Open Subtitles | أنظري إلى مع من كانت (ماديلاين) تتجادل في يوم السبت الذي يسبق مقتلها. |
Madeline sizi hastaları keserken yakaladı ve ihbar etmekle tehdit etti. | Open Subtitles | ضبطتك (ماديلاين) تقوم بتقطيع المرضى بالمنشار وهددت بإبلاغ الشرطة عنك. |
Madeline sizi ifşa etseydi, işinizi mahvedebilirdi. | Open Subtitles | لو كشفتك (ماديلاين)، فقد سيقضي ذلك على عملك. |
Özellikle bana Madeline kadar yakın olan birini. | Open Subtitles | وخصوصاً شخص مقرب جدّاً مني كما كانت (ماديلاين). |
Evet, cinayetten tutuklanmadan önce Madeline'dan kurtulmaları gerekirdi. | Open Subtitles | أجل، كان ليضطروا للتخلص من (ماديلاين) قبل أن يعتقلوا بتهمة القتل. |
Madeline kocasıyla bir ilişki yaşıyordu herhâlde. | Open Subtitles | لابد أنّه كانت لـ(ماديلاين) علاقة غرامية بزوجها. |
Bakın, bu kayıt bir hafta önce yapılmış. Madeline Papadelis'in cesedi, bataklığa atıldığı zaman. | Open Subtitles | إسمعي، كان ذلك يحمل تاريخ أسبوع قبل رمي جثة (ماديلاين) في المستنقع. |
...Madeline'ın orada olduğunu biliyordunuz demektir. | Open Subtitles | فهذا يعني أنّكِ كنتِ تعلمين أنّ (ماديلاين) كانت مُخزنة هناك. |
Kocanız ve Madeline birlikte çok vakit geçiriyordu, değil mi? | Open Subtitles | قضى زوجكِ و(ماديلاين) الكثير من الوقت معاً، أليس كذلك؟ |