"ماليّة" - Traduction Arabe en Turc

    • finansal
        
    • mali
        
    • maddi
        
    • finans
        
    • parasal
        
    • sıkıntısı
        
    • ödemelerle
        
    Eğer şirketin hisseleri yükselirse genelde hisse sahipleri direkt finansal olarak faydalanıyor. Open Subtitles لو يرتفع ثمن الأسهم، غالباً ما يعود على صاحب الخيار بفوائد ماليّة.
    Bu yalnızca finansal açı. TED لكنّ هذا من وجهة نظر ماليّة فحسب، أليس كذلك؟
    Buna karşın, çalışanlarınıza şirketin sağlam finansal temellere oturduğunu nasıl söylediniz. Open Subtitles وبالرغم من ذلك، قلتَ لموظّفيك أنّ الشركة علي أرض ماليّة صحيحة ؟
    mali açıdan zorda olan gaziler için düşük faizli krediler veriyoruz. Open Subtitles إننا نُقدّم قروضاً مُنخفضة التكلفة للجُنود الذين يُعانون من مشاكل ماليّة.
    maddi sorunlar yaşadığını ve aile dükkanını kaybetme düşüncesine katlanamadığını... Open Subtitles يقول أنّه يمرّ بمتاعب ماليّة ولم يكن بإمكانه تحمّل فكرة فقدان متجر عائلته
    Operasyon müdürü, finans müdürü, Genel Müdür. Open Subtitles مدير علاقات مالية , مديرة موارد ماليّة مدير تنفيذي
    Bazen insanların parasal sıkıntıları olur. Open Subtitles تعلمين ، النّاس لديهم مشاكل ماليّة
    Ben Kurul soruşturmasının herhangi bir finansal düzensizlik bulamayacağına kuvvetle inanıyordum. Open Subtitles لقد آمنتُ بكل ثقة بأنّ تحقيقات لجنة الأوراق الماليّة والتبادل سوف تخرج بدون أيّ مخالفات ماليّة علي الإطلاق
    finansal sıkıntısı olduğundan kimsenin haberi yokmuş. Open Subtitles لا أحد من أصدقائه كان يعلم أنّه يواجه أزمة ماليّة
    Ben, yani diyorum ki, dikkatinin dağılması bazı finansal zorluklara yol açabilir. Open Subtitles أستطيع تخيّل أنَّ شدّة إرتباكه قد يسبب صعوبات ماليّة
    Her ikisinin de finansal yönden hiçbir sıkıntısı yok. Open Subtitles لا أحد منهما لديه اهتمامات ماليّة على الإطلاق
    Hepsinin üzerinde geçtim. Ancak finansal bir dolandırıcılık bulamadım. Open Subtitles تحققتُ منهم، ولمْ يكن فيهم أيّ علامات تُشير لإحتيالات ماليّة.
    - Bak, finansal olarak zor bir pozisyonda olduğunun farkındayım ama buna hayır demek zorundasın. Open Subtitles انظر ، أدرك بأنّك في أزمة ماليّة حرجة ولكنّ يجب عليك رفض الدعوة
    Mülküyle, finansal konularıyla benim ilgilenmem gerekiyor ama vefatına doğru aklı başında değildi, o yüzden şifrelerini değiştirmiş. Open Subtitles وكان لديها كافة ملفّاتها الضريبيّة على هذه ويتحتّم عليّ التصرّف بشأن ممتلكاتها وثمّة مسائل ماليّة حيال هذا
    Asırlar boyu finansal bir kar sağlayabilecek bir şeyi? Open Subtitles مشروع يمكنهُ أن يجمع أرباح ماليّة طيلة قرونٍ؟
    Belki de bu işten hızlıca para kaldırmak isteyen mali durumu sıkışık biriydi. Open Subtitles لربّما كان شخصاً في ورطة ماليّة كان يسعى لتحقيق ربح سريع،
    Ya büyük mali kâr ve olası davalara rağmen ürünü çekmeye karar verip doğru şeyi yapmak istediyse? Open Subtitles ماذا لو أراد فعل الأمر الصائب وسحب المُنتجات، حتى لو أنّ ذاك يعني ضربة ماليّة ضخمة وربّما رفع دعاوي قضائيّة؟
    "mali kriz" dedikleri şey hakkında bir şeyler okumuştum. Open Subtitles . كُنت قد قرأت عمّا يسمّونه بـ أزمة ماليّة
    Ulusal Üniversite Atletizm Birliği'nin kuralına göre de ailesi haricinde maddi destek alması yasaktı. Open Subtitles وقواعد الرابطة الوطنيّة تمنعه من تلقي أيّ مساعدة ماليّة من خارج أسرته
    Kusura bakma ama, yaşlı köpeklerin kıçını yalayan birinden maddi öneriler almak, hoşuma gitmiyor. Open Subtitles بدون إهانـة ولكنّني لست مرتاحا لأخذ نصيحة ماليّة من شخص يقوم بلعق مؤخرات الكلاب الأخرى
    Bana büyük bir finans imparatorluğu kurduğunu söyledin. Open Subtitles حسناً ، لقد أخبرتني بنفسكَ أنّكَ بنيتَ إمبراطوريّة ماليّة ضخمة وكان ذلك في خدمة عودتنا إلى الوطن
    Sen hastaneden çıktıktan sonra Jim ve senin parasal zorluklar çektiğinizi biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّكِ و(جيم) كانت لديكما مشاكل ماليّة... بعدما رجعتِ إلى المنزل من المستشفى.
    Şok bir gelişmeyse federal ajanların, nüfuzlu Amerikan siyasal eylem komitesinin kurucusu olan Benjamin Moss'un senatörün kiralık katiline yapılan ödemelerle ilişkilendirilerek tutuklanmasıyla yaşandı. Open Subtitles وفي تطوّر مُروّع، قبض العُملاء الفيدراليين على (بنجامين موس)، مُؤسّس لجنة العمل السياسي الأمريكي ذات السُلطة المُطلقة، بعد ربطه بمدفوعات ماليّة لإغتيال السيناتور.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus