"مانستطيع فعله" - Traduction Arabe en Turc

• yapabileceğimiz
• yapabildiğimiz

Ama kalanlarımız için, hayatta tüm yapabileceğimiz, kenara biraz para atabilmektir.
لكن لبقية البشر، كل مانستطيع فعله بحياتنا هو محاولة الحصول على المال.

Sanırım tüm yapabileceğimiz beklemek.
أفترض بأن كل مانستطيع فعله الآن هو الإنتظار

Tek yapabileceğimiz, sorunları hakkında açıkça konuşmaları için insaları cesaretlendirmek.
كل مانستطيع فعله بالحقيقة هو تشجيع الناس بالتكلم بأنفتاح حول مشاكلهم

Ve tek yapabileceğimiz, dua etmek inançlı olmaktır.
وكل مانستطيع فعله هو الصلاة نحافظ على ايماننا

Saldırmayı bırak tek yapabildiğimiz hayatta kalmaya çalışmaktı.
و أن ننسى أن نقاتل لقد كان كل مانستطيع فعله للنجاة

İhmalkâr olduğunu kanıtlayamadığımız sürece yapabileceğimiz en iyi şey onu kıvama getirmek olacaktır.
اذا استطاع اثبات أنه غير مؤهل تماما كل مانستطيع فعله لمصلحتنا هو ان نوقف أفعاله

Bilgiyi aktarmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok.
ليس هناك مانستطيع فعله عدا أن نخبرهم بهذه المعلومه

Tek yapabileceğimiz elimizdeki bilgileri kullanarak en iyi kararı vermeye çalışmaktır.
كل مانستطيع فعله الآن... أن نستخدم مالدينا من معلومات لنتخذ قرارتٍ أفضل...

- Jack, süratle yapabileceğimiz herşeyi yapacağız.
- جاك, اننا نقوم بكل مانستطيع فعله باقصى سرعة لدينا

yapabileceğimiz başka bir şey yok.
لايوجد مانستطيع فعله أكثر من ذلك يارجل

Bu akşam sizin için yapabileceğimiz bir şey yok.
ليس هنا مانستطيع فعله لكِ اليوم

Şimdilik tek yapabileceğimiz onu kontrol etmek.
كل مانستطيع فعله الآن هو مراقبتها فقط

Tek yapabileceğimiz beklemek.
كل مانستطيع فعله هو الإنتظار

Sakin ol JJ, gerçekten yapabileceğimiz birşey yok.
تعالي(جي جي)، حقا، ليس هناك مانستطيع فعله

onu kurtarmak için yapabileceğimiz birşey olmalı.
(شايو) لابد أن هنالك مانستطيع فعله لأجله

Ve onun için tek yapabildiğimiz beklemek.
وكل مانستطيع فعله له هو الإنتظار فحسب