Ama geri kalanını burada geçirmektense hayatımı riske atmayı tercih ederim. | Open Subtitles | ولكني أفضل المخاطرة بحياتي هناك على قضاء ما تبقى منها هنا |
İnsanlar çok etkilendi. Geriye tek Gustav ile tanışmaları kaldı. | Open Subtitles | الناس متحمسون جداً , كل ما تبقى هو مقابله جوستاف |
Eğer mantar konusunda yanılıyorsan onun geriye kalan vaktini boşa harmış olacaksın. | Open Subtitles | إن كنت مخطئاً بشأن الفطر فأنت تضيع ما تبقى له من وقت |
Kaçıp gitti ve aklından geriye ne kaldıysa sürekli olarak etkilendi. | Open Subtitles | واسرع بالعدو, وقد أثر هذا الحادث على ما تبقى من عقله |
O çalıların altında biryerde Ray Brower'dan geriye kalanlar vardı. | Open Subtitles | في مكان ما تحت الأعشاب كان يوجد ما تبقى من جسد راي براور |
Yani hayatının kalanını mahvetmek için yeni yollar icat edeceğim. | Open Subtitles | لذا سأخترع وسائل جديدة لكي أدمر ما تبقى من حياتك |
Bu yeni özelliği, kamera taşıyan bu kuadı gösterinin geri kalanını videoya almak üzere uygun bir yere yerleştirmek için kullanacağım. | TED | وسوف أستخدم هذه القدرة الجديدة لموضعة هذه الرباعية الحاملة للكاميرا في الموقع المناسب لتصوير ما تبقى من هذا العرض. |
Günlerinin geri kalanını izole ve ağzı kapalı bir biçimde, kendisini ifade edecek bir yol bulamadan geçirdi ve benim de, henüz onu yönlendirecek araçlarım yoktu. | TED | عاش ما تبقى من أيامه منعزلا مطبق الشفتين، لم يجد أبدا طريقة ليعبر بها عن نفسه، ولم يكن لدي بعد الوسائل لإرشاده. |
Ama artık öldü ve ondan geriye sadece bu anılar kaldı. | Open Subtitles | ولكن هذا انتهى تلك الذكريات هي كل ما تبقى لي منه |
Şimdi geriye kristali kırıp tartmak kaldı. Sonra işimiz bitiyor. | Open Subtitles | الآن كل ما تبقى لنا هو تكسيره، قياس وزنه، وننتهي. |
Bunu satabiliriz. Hayir, hayir. Sana annenden geriye kalan tek sey bu. | Open Subtitles | اعتقد أنه علينا بيع تلك لا , ذلك كل ما تبقى لك |
Feodal devletlerin hüküm sürdüğü geriye kalan su ve enerji için savaşılan ortaçağ Avrupası'na benzer bir dünya oluşmasından korkuyorum. | Open Subtitles | أخشى أن نرى عالماً كأوربا في العصور المتوسطة حيث تحارب المناطق الإقطاعية على ما تبقى من مصدر للماء أو الطاقة |
Kalbinden geriye ne kaldıysa, şanslı bir pisliğe kaybetmekten korkuyorum. | Open Subtitles | على الدوام أخاف من أن أفقد ما تبقى لي داخل قلبها لوغد آخر محظوظ |
Malikanede ya da oradan geriye ne kaldıysa. Konuştuğumuz sırada yanmaya devam ediyor. Daha bir katil değilsin. | Open Subtitles | إنهما في القصر، أو ما تبقى منه بما أنه يحترق تماماً بينما نتحدث |
Ondan geriye kalanlar sadece bunlar. Bir kutu dolusu ıvır zıvır. | Open Subtitles | هذا كل ما تبقى منه علبة تحوي قطع منه وأغراضه |
Umarım yolculuğun geri kalanı ikimiz için de daha az heyecanlı olur. | Open Subtitles | أأمل ان لا يكون ما تبقى من الرحله لكلا منا , اقل بهجه |
Ertesi gün arkadaşlarım kıyafetlerimi, kişisel eşyalarımı ve hayatımdan geriye kalanları toplamak için eve geldi. | Open Subtitles | اليوم التالي، اجتمع أصدقائي معاً ليجمعوا ملابسي و متعلقاتي الشخصية و ما تبقى من ذكراي |
Her şey bittikten sonra bize kalan tek şey, bu eski ev oldu. | Open Subtitles | لذا، بعد نفاذ المال كان كل ما تبقى هو هذا البيتِ العائلى القديم |
KızıI Haç'ın bir daha gelene dek elimizde kalan son çayı. | Open Subtitles | أخر ما تبقى من الشاى حتى يعبر الصليب الأحمر مرة آخرى |
Beni öldürürsen, az kalmış olan onurunu da kaybetmiş olursun. | Open Subtitles | إذا قتلتني الآن، سوف تخسر ما .تبقى لك من شرف |
Sadece iki element kalmıştı baryum ve radyum. | Open Subtitles | كل ما تبقى الآن هو فصل هؤلاء الناجين اثنين الباريوم والراديوم. |
Halk kütüphanelerinin arta kalan son bedava kamusal alan olması dikkat çekiciydi. | TED | وكان الاعتراف بأن المكتبات العامة هي آخر ما تبقى من المساحة الحرة العامة |
Ondan kalan şeyleri sahile götürelim ve onu kalbinin olduğu yere, denize atalım. Neresi olduğunu göstermişti, değil mi? | Open Subtitles | سنأخذ ما تبقى منها إلى الشاطئ ونلقي به في البحر حيث يوجد قلبها |
Hayır,benim kadınsı vücut hatlarımı korumam gerekiyor, ya da ondan geriye kalanı... | Open Subtitles | لا , يجب أن أحرص على هيأتي الأنثوية أو على الأقل ما تبقى منها |
bana bir şişede bizin güzel gerçekliğimizden kalan bir miktar esansı verdi. | Open Subtitles | أعطانى حقيبة بها ما تبقى من روح عالمنا الجميل |