"ما عليّ فعله" - Traduction Arabe en Turc

• ne yapmam gerektiğini
• Ne yapacağımı
• yapmam gereken şey
• Yapmam gerekeni
• yapmak istediğim
• gerekeni yapacağım
• yapmak zorunda olduğum

Hayır, bu adamın sürekli bağırıp bana ne yapmam gerektiğini söylemesinden bıktım artık.
لا, لقد سئمت من هذا الشخص دائماً يثرر و يخبرني ما عليّ فعله

- Sanıyorsun ki bana ne yapmam gerektiğini söylediğinde içgüdülerim tersini yaptırıyor ne yapmam gerektiğini düşündüğünü söylemeyerek yapmam gerektiğini düşündüğün şeyi yapacağım.
أنتَ تظنّ أنّك حين تخبرني بما عليّ فعله فإنّ غريزتي تقوم بالدفاع لذا فبعدمِ إخبارك لي ما عليّ فعله

Güvenini kazanmak için ne yapmam gerektiğini söyle. Yaparım.
أخبرني ما عليّ فعله لأكسب ثقتك، و سأفعله

Sana yalan söylediğim için üzgünüm. Başka Ne yapacağımı bilemedim.
آسفة لأني كذبت عليك لم أكن أعرف ما عليّ فعله

Geber! Kendi hapishanemde Ne yapacağımı bana o söyleyemez!
هذا الوغد يحاول إملائي ما عليّ فعله في السجن الذي أديره انا

yapmam gereken şey, ilk kaleye geçmek, ama o sarhoş moron benim önümde.
ما عليّ فعله هو الإنتقال إلى القاعدة الاولى لكنّ ذلك الغبي السكران قبلي

Yapmam gerekeni yaptım. Bizi bunun için işe almadın mı?
لقد فعلت ما عليّ فعله أليس هذا ما عيّنتنا لأجله؟

Tek yapmak istediğim Aşka geri dönüş için bir yol bulmak
جل ما عليّ فعله البحث عن طريق العودة إلى الحب

Hayatımı geri alabilmek için ne yapmam gerektiğini söyle. Bunu mu kastediyorsun?
أخبرني ما عليّ فعله لاستعادة حياتي

Demek, ne yapman gerektiğini biliyorsun. Evet, ne yapmam gerektiğini biliyorum.
إذاً تعرف ما عليك فعله - نعم ، أعرف ما عليّ فعله -

Çocuklar, o an arkadaşım Robin için ne yapmam gerektiğini biliyordum.
يا أطفال ، بتلك اللحظة، عرفت ما عليّ فعله لصديقتي (روبن)

Başçavuşum, ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
يا سيادة الملازم, لا أعرف ما عليّ فعله

Kızımı almam için ne yapmam gerektiğini söyle.
أخبرني ما عليّ فعله لكي أستعيد ابنتي

Bana ne yapmam gerektiğini söyleme!
ولا تقولي لي ما عليّ فعله

ne yapmam gerektiğini tamamen anladım.
وأنا أدرك ما عليّ فعله

Bayağı kafa patlatmam gerekti, birleştirmek için değişik kombinasyonlar denedim ve sonunda, ne olduğunu ve de ne yapmam gerektiğini buldum.
كان لزماً علي التفكير جيداً , العمل عليها ووضع تركيبات مختلفة وتجميعها سوياً , وأخيراً, نجحتُ في معرفة ما حدث ونجحت في معرفة ما عليّ فعله ,

Kızım şeytan falan değil. Ne yapacağımı bilemiyorum.
إنها ليست شيطانية، أنا لا أعلم ما عليّ فعله فحسب

Artık Ne yapacağımı bilemiyorum. Anlıyor musun?
أنا لا أعرف فقط ما عليّ فعله بعد الآن , أتفهمني؟

Ne yapacağımı bilemedim. Hastalık izni aldım.
لمْ أعرف ما عليّ فعله فاعتذرتُ عن العمل بسبب المرض

Bu yapmam gereken şey. Tarihi bir araya getirmek.
ذلك ما عليّ فعله ربط كل التاريخ مع بعضه البعض

yapmam gereken şey, ilk kaleye geçmek, ama o sarhoş moron benim önümde.
كل ما عليّ فعله هو اللإنتقال إلى القاعدة الاولى لكنّ ذلك السكران الغبي يأتي أولاً

Ba Sing Se'de Yapmam gerekeni yaptım.
لقد فعلت ما عليّ فعله في با سنج ساي و أنت أحمق لعدم إنضمامك لي

O halde Yapmam gerekeni yapacağım sanırım.
إذاً اظن أنه عليّ أن أفعل ما عليّ فعله

Evet, bu odada yapmak zorunda olduğum şey şiddetli bir acıyı alacak.
نعم، ما عليّ فعله بهذا المكان سيحتاج لطن من الألم