| Seninle ilgili bilmek istemeyeceğim, açıklayabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ما من شئ ٍ ترغيبن أن تُفصحي عنه إلا و أريد أن أعرفه حقاً |
| Ayrıca, şu an beni hiçbir şey seni bir yerlere götürmekten daha mutlu edemez. | Open Subtitles | إلى جانب أنه ما من شئ قد يجعلنى أسعد من خروجى معك |
| Dışarda benim ilgimi çeken hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ما من شئ على وجه الأرض يثير اهتمامي لأخرج له، |
| Hiç bir şey onların çenelerini kapatamaz. | Open Subtitles | ما من شئ ٍ أقوله لهن سيجعل أفواههن تكف عن الثرثره |
| Bir lider verebileceği bir şey kalmadığını düşündüğünde bile verebileceği bir şey vardır. | Open Subtitles | وحتى حين يظن القائد أنه ما من شئ بقي لديه ليمنحه لهم فمازال هناك شئ واحد. |
| Hayatında hiçbir şey, onu terk edişi kadar yakışmamış ona. | Open Subtitles | ما من شئ شرفه فى حياته مثل مغادرته لها |
| hiçbir şey için yaşamaya değmez artık. | Open Subtitles | ما من شئ له قيمة فى حياة البشر |
| Dan'i de hiçbir şey, beni mutlu görmekten daha fazla kızdıramaz. | Open Subtitles | و ما من شئ ليجعل (دان) أكثر غضباً من رؤيتى سعيداً |
| Çünkü gerçek şu ki korkulacak hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لأن الحقيقة هى أنه ما من شئ لنخاف منه |
| - hiçbir şey bu kadar yaklaşamadı. | Open Subtitles | ما من شئ أهم منه |
| Çünkü hiçbir şey bunu yapamaz. | Open Subtitles | لأنه ما من شئ قد يفعل ذلك |
| Mormon bölgesinde bilmediğim ya da öğrenemeyeceğim hiçbir şey yoktur. | Open Subtitles | ما من شئ (يحدث في بلاد (المورمون من دون علمي أو مقدرتي على معرفته |
| Sana getirebileceğim bir şey olmadığına emin misin? | Open Subtitles | امتاكد انه ما من شئ احضره لك؟ وجبة خفيفة ؟ |
| Neyse ne, yapabileceğimiz bir şey yok. Tanığımız kalmadı. Buraya kadar. | Open Subtitles | باى حال ما من شئ اخر يمكننا فعله لم يعد لدينا شهود لقد انتهينا |
| Söylenecek pek bir şey yok. | Open Subtitles | ما من شئ لأشرح به ما حدث، أعتذر عن ذلك. |