"ما يثير" - Traduction Arabe en Turc

    • ilginç
        
    • çeken şey
        
    • merak ettiğim
        
    Bugün ise ilginç olan gerçek zamanlı kontrol sistemlerinin hayatımıza dahil olduğudur. TED ما يثير الاهتمام اليوم في انظمة السيطرة بالوقت الحقيقي أنها بدأت تدخل في حياتنا.
    Size göstereceğim, ilginç bulduğum diğer bir şey de, baktığımız zaman aslında neye duygulandığımız. TED وسأريكم أمرا آخر أثار انتباهي وهو ما يثير مشاعرنا حقا عند مشاهدتكم للفيلم.
    Bu sistem modellerinin ilginç tarafı farklı bakış açılarını ortaya çıkarması. TED ما يثير الإعجاب حول نماذج الأنظمة هذه أنها تكشف وجهات نظر عديدة.
    Bunu biliyoruz ama benim benim asıl ilgimi çeken şey, baban. Open Subtitles نعرف ذلك ولكن ما يثير اهتمامي عنك هو والدك
    Ama şu an benim ilgimi çeken şey harita. Open Subtitles ولكن ما يثير إهتمامي أكثر الآن هو الخريطة ذاتها.
    Öğretmenlerim beni merak ettiğim şeyleri keşfetmeye, farklı yollarla kendimi zorlamaya ve beni en çok etkileyen konuları daha derinden anlamaya teşvik ettiler. TED كان أساتذتي يدفعونني لأسكتشف ما يثير فضولي. لأتحدى نفسي بطرق أخرى وأن أقوي من فهمي للمواد التي تثير اهتمامي.
    İşin ilginç yanı, en düşük yetilere sahip kişiler genellikle yetilerini en fazla abartan kişilerdir. TED ما يثير الاهتمام بشكل خاص هو أن هؤلاء ممن يمتلكون أقل قدرة هم ع الأغلب من يبالغون في تقدير مهاراتهم إلي أقصي حد.
    Sosyal sıralamayla ilgili olarak ilginç olan şey, tüm canlı varlıkların kendi aralarında hiyerarşi yapacak olmaları. TED ما يثير الاهتمام بشأن المرتبة الاجتماعية هو أن جميع الكائنات الحية تنتظم وفق تسلسل هرمي.
    Özellikle Çin ve Birleşik Devletler'e 200 yıl boyunca bakmak ilginç, çünkü büyük oğlum Google bu programı satın aldıktan sonra şimdi Google için çalışıyor. TED ما يثير الاهتمام خاصة هو مقارنة الصين والولايات المتحدة خلال مئتي عام بما ان ابني الأكبر يعمل الان لدى غوغل لقد اشترت غوغل هذه البرمجية
    Fakat bu özel teknolojinin en ilginç yanı onu nereye giderseniz gidin yanınızda götürüyor olmanızdır. TED لكن ما يثير الإهتمام في هذه التكنولوجيا هو أنك تحمل عالمك الرقمي معك أينما ذهبت.
    Ve ilginç bir şekilde, karmaşıklık yüksek derecede gelişmiştir. TED ما يثير الإهتمام هو أن التعقيد في وضعٍ جد متطور.
    Uydu iletişiminin olduğu bir dünyada yaşıyoruz, küresel komünikasyon kullanılıyori fakat bu olay yine de bana ilginç geliyor. TED صحيح اننا نعيش في عالم اتصال فضائي ونستخدم الاتصلات دولية ولكن ما يثير دهشتي اكثر من ذلك
    Adres defterinde de ilginç bir şey yok, efendim. Open Subtitles لا يوجد ما يثير الاهتمام في دفتر العناوين يا سيدي
    İlginç olan kısmı şu ki, alçaktan uçuş iznimiz var. Open Subtitles هذا ما يثير الإهتمام لدينا إذن بالطيران منخفضين
    Şimdi, burada ilginç olan üç sistem görürsün: Open Subtitles الآن ما يثير الإهتمام هو أنك تنظر إليه هنا هو ثلاث خيوط:
    İlginizi çeken şey bu ama, değil mi? Open Subtitles هذا ما يثير اهتمامك، أليس كذلك ؟
    İlgini çeken şey bu mu? Open Subtitles أهذا ما يثير اهتمامك؟
    Bu maçta en çok merak ettiğim şeyi söyleyeyim, Kubra... Open Subtitles أتعلمين ماهو أكثر ما يثير فضولي بشأن هذه المبارة يا كوبرا ؟
    merak ettiğim şey skydiving yaparken neden kask takıyorlar ki? Open Subtitles القفز الحر هو ما يثير حيرتي، لماذا يتكبدون عناء وضع الخوذة؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus