"ما يعرفه" - Traduction Arabe en Turc

• ne bildiğini
• bildiklerini
• ne biliyor
• bildiği şey
• neler bildiğini
• bildikleri
• ne biliyormuş
• ne biliyorsa
• ne bildiği
• şeyi anlattı
• bildiği şeyi
• bildiği bir şeyi
• bildiği kadarını

İblis hakkında ne bildiğini öğrenip, yok edelim ve hayatımıza devam edelim.
لأرى ما يعرفه عن الشيطان، ثمّ نهزمه وننجوا بحياتنا

İlk önceliğimiz o gemi hakkında ne bildiğini bulmak.
الأولوية الآن لاكتشاف كل ما يعرفه عن هذه المركبة الفضائية

Tutuklanınca bildiklerini anlatacaktı.
وتحت الحراسة ، سيكون مُجبر على الإعتراف بكل ما يعرفه

Bakalım en son ayakta kalanınız ne biliyor.
وآخر شخص يبقى واقفًا، سوف يُطلعنا على ما يعرفه.

Herkesin tek bildiği şey benim o resimlerden dolayı sıçtığım.
كل ما يعرفه الجميع أني عبثت وشخص ما أخذ الصور

O şahıs neler bildiğini bize anlatmazsa, kadının ölümünün siyasi olduğunu, ve bir Polonya direnişi üyesince öldürüldüğünü, suç ortağı olduğunuzu varsayacağız.
لو لم يخبرنا هذا الشخص بكل ما يعرفه فسوف نفترض أن وفاتها سياسية و أنها قد قتلت بواسطة شخص له خلفية بولندية

Şu an bildikleri ifşaata geldiğinde öğreneceklerinin yarısı bile değil.
ما يعرفه حاليا لا يُعادل نصف ما سيعرفه عندما نكشف الأدلة

Bırak da federaller ne biliyormuş bir öğrenivereyim.
دعني أكتشف ما يعرفه المباحث عني

Ve bildiğim kadarıyla, Will ne biliyorsa benim de bildiğimi sanıyorlar...
و على حد علمي , يعتقدون أني أعرف ما يعرفه ويل

Sanırım kocanızla konuşabilirdik ve bunun hakkında ne bildiğini anlayabilirdik.
أفرض أن نتحدّث إلى زوجك و نعرف ما يعرفه عن هذا

Tamam otel görevlisinin ne bildiğini öğrenmeye çalışacağım.
حسنٌ، سأذهب للتحدّث مع موظّف الفندق لأرى ما يعرفه

Bırak ne bildiğini bulayım, ama ben yeni bir mikrofon isterken burada yeni bir protokol uygulamamız gerekiyor.
إسمحيلي أعرف ما يعرفه ولكننا بحاجة إلى تطوير نوع من البروتوكول هنا بينما أطلب برقيّه أخرى

Müfettiş, dostlarımızın ne bildiğini öğrenmemizi istedi.
تريدنا المحققة أن نعرف ما يعرفه حلفاؤنا.

İki soruşturmanın da detaylarını bilen tek kişi oydu, o da Hollings hakkında bildiklerini alarak süpheleri kendi üstünden attı.
لقد كان هو الشخص الوحيد الذي يعرف التفاصيل عن كلا التحقيقين لذا أخذ ما يعرفه عن هولينغز حتى يبعد الشبهة عن نفسه

Tepedeki insanlar onun bildiklerini öğrenmemeli.
لا يجدر بأي أحد في السلطة أن يعرف ما يعرفه.

Şu an Billy Henderson'ı bulmak için en iyi şansımız ilk kurbanın bildiklerini öğrenmek.
الان افضل فرصة لدينا لإيجاد بيلي هندرسون هي باكتشاف ما يعرفه الضحية الاولى

Gidin. Yaklaşın ona, ne biliyor öğrenin.
اذهبي هناك ، اقتربي قدر استطاعتك احصلي على ما يعرفه من معلومات

Tek bildiği şey gırtlağınızı kesmektir. Eğer bu ölüm kalım meselesi olsaydı, ne olacaktı?
كل ما يعرفه هو شق حلقك ماذا لو كانت مسألة حياة أو موت

Kökünü kazımak için. Bu yüzden senden istediğim... şey, Drebin'in biraz daha yakından tanıyıp, neler bildiğini öğrenmen.
لهذا أريدك أن تتوددى إلى ملازم دريبن أكثر و أعرفى ما يعرفه

İnsanların bir çoğunun işkence hakkında bildikleri saçmalıktan ibarettir.
ما يعرفه معظم الناس بشأن الهراء المتعلّق بالتعذيب

Bakalım Sidikçi Bey ne biliyormuş.
حان الوقت لإكتشاف ما يعرفه "فتى البول"

Sana olay mahallinde birini bıraktım. Her ne biliyorsa öğren.
تركتُ لكَ أمتعةٌ في موقع الحادث أُريدُكَ أن تكتشف، أيَّ كان ما يعرفه

Öğrenmek istediğim tek şey, şantiyedeki soygun hakkında ne bildiği.
كل ما اريد معرفته هو ما يعرفه عن عملية السطو في موقع البناء هل تفهمانني؟

Brian bana resimdeki kızla ilgili her şeyi anlattı.
براين اخبرني كل ما يعرفه عن المرأه التي بالصوره ، ساره

Ancak daha az sayıdaki adamımız Danimarkalıların bildiği şeyi bilirse korkuları bilgiyle uzaklaştırılabilir.
لكن رجالنا الضعفاء إذا كانوا يعرفون ما يعرفه الدنماركيين سيُطرد الخوف بالمعرفة، بغض النظر عن حدة أسنانهم

Başka herkesin bildiği bir şeyi bilmemiş olsaydım gerçekten de kötü bir gazeteci olurdum.
سأكون افقر رجل صحفي بالفعل اذا لم اعلم ما يعرفه الجميع

Sadece Carmine'ın bildiği kadarını.
(فقط ما يعرفه (كارمين