"ما يمكنني أن" - Traduction Arabe en Turc

• bir şey
• neler
• En azından

Yapabileceğim bir şey olsaydı yapardım.
إذا كان هناك ما يمكنني أن أفعله ألا تظنني سأفعله؟

Bu konuda yapabileceğim bir şey yok.
ليس هناك ما يمكنني أن افعله بخصوص ذلك الآن

Sizin için yapabileceğim başka bir şey olursa haber verin.
حسناً، أعلموني إن كان هناك ما يمكنني أن أفعله من أجلكم

Tüm dünyaya.. kim olduğumu göstermek istiyorum. neler yapabileceğimi.
و أنوي أن أظهر ما يمكنني أن أفعله علي أن لا أفشل

"Yeryüzünün Egemenleri"ne bir sorayım, bakalım neler öğrenebileceğim.
حسناَ دعني أصل لأرض الميدان لأرى ما يمكنني أن أجد

En azından onu bu azminden dolayı ödüllendirmeliyim değil mi?
أقلّ ما يمكنني أن أقوم به هو مكافئتهـا لجهدها،أليس كذلك؟

En azından bunu yapabildim. daha iyi hissetmene sevindim.
هذا أقل ما يمكنني أن أفعله أنا سعيدة أنك تتحسنين

Bakın, eğer sizler için yapabileceğim herhangi bir şey varsa.
اسمعي، إن كان هناك ما يمكنني أن أقدمه لكما اخبراني فوراً، حسناً؟

Sizin için yapabileceğim bir şey olursa söyleyin yeter!
اسمعي، إن كان هناك ما يمكنني أن أقدمه لكما اخبراني فوراً، حسناً؟ أي شيئ

Röportajdan önce kendimi tanıtmak ve sizin için yapabileceğimiz başka bir şey var mı diye geldim.
جئتهنالتقديمنفسيقبلالمقابلة, و هل هناك ما يمكنني أن آتيك به؟

Şu an sadece neden bir şey duyamadım, neden bir şey göremedim diye düşünüyorum.
دوماً ما تلوم نفسك. كلّ ما يمكنني أن أفكّر به الآن هو:

Kamboçya'da bir şey mi vuracaksın? Hayır, en büyüğü x15.
إن حاولت ضرب شيء بكامبوديا رقم 15 هو أفضل ما يمكنني أن أفعله

Zihniniz bu düzmecelere devam ettiği sürece Sizin için yapabileceğim bir şey yok!
لا يوجد ما يمكنني أن أفعل لك إذا كنت قد اتخذت قرارك

Size yük olduğum için özür dilerim ama sanırım artık başka bir şey olamıyorum.
أسف على إزعاجكم و لكن أعتقد أن هذا هو ما يمكنني أن أفعله الأن

Ama bir şey düşünüyorsam... Eğer aklınıza bir şey gelirse tek yapabileceğim sormak efendim.
كل ما يمكنني أن أطلبه يا سيدي هو ما إذا فكرت في شيء

Orada sizin için yapabileceğim bir şey yok mu?
ألا يوجد ما يمكنني أن أفعله لك؟

Geçen gece babamla aranızda neler oldu?
ماذا حدث في تلك الليلة بينك و بين أبي؟ كل ما يمكنني أن أقوله

Siyah ışık altında neler görürüm düşünemiyorum.
لا أتخيّل ما يمكنني أن أراه في ضوءٍ أسود.

En azından işin bittiği zaman ben de seni yemeğe çıkarırım.
وأقل ما يمكنني أن أفعله, أن آخذكِ للعشاء بعد إنتهاؤكِ

Kesinlikle. En azından yapabilirim. Yemek için beni alacak.
. بالضبط ، هذا أقل ما يمكنني أن أفعله . الرجل سيأخذني للعشاء