"مباشرتاً" - Traduction Arabe en Turc

    • doğrudan
        
    • direkt
        
    • canlı
        
    • dosdoğru
        
    Çaresi yok doktor, doğrudan yatağıma yatmam gerekecek. Open Subtitles لست معتادة على ذلك من الجيد أن أذهب إلي السرير مباشرتاً
    Ekselansları geç kaldı. doğrudan havaalanına gidecek. Open Subtitles ـ إنها في الإنتظار ، سيدي ـ سعادته تأخر ، سوف يستقلها مباشرتاً إلى المطار
    -O bizim, güneşe doğrudan gözlerinimizi dikip baktığımızda kendimizi iyi hissetmemizi sağlar... Gözlerim yanmak zorunda olmaz. Open Subtitles انها تجعلني اشعر بالارتياح بالتحديق بالشمس مباشرتاً
    Katıksız ve sansürsüzdür, direkt beynine etki eder. Open Subtitles إنها مجردة، وغير مقصوصة من قشرة المخ مباشرتاً
    Rampa açılınca direkt kampa gidin, durmak yok! Open Subtitles عند الخروج ، إذهبوا مباشرتاً الى القاعدة لا تتوقفوا
    Yarın akşam ulusal kanalda canlı yayında kafanı patlatmaya ne dersin? Open Subtitles ما رأيك بفكرة تفجير رأسك مباشرتاً على التلفاز الوطني مساء الغد؟
    - ...dosdoğru içeriye dalıp onu yakalayan şu kişi misiniz? - Evet. Open Subtitles ـ الرجل الذي تقدم مباشرتاً ونال منه ـ نعم
    Bebeğin kuduz, kanatlı bir gariban olacağını ve kapanından uçarak çıkıp, doğrudan cehenneme gideceğini biliyorlar. Open Subtitles الذي يعلمون أنه سيخرج بشكل غريب وبه داء الكلاب وأجنحة، ويحاول الطيارة حول رأسكِ عائداً مباشرتاً إلى جهنم.
    İlki, nehre erişim izni, böylece dünyadaki herhangi bir tedarikçiden yakıtımı doğrudan tanklarıma getirebileceğim. Open Subtitles أولاً , الوصول إلى النهر حتى أتمكن من جلب الوقود مباشرتاً من أي مزود في العالم , رأساً إلى خَزانَاتى
    Bana 14 haneli kodlarını verecekler ben de parayı tek tuşa basarak doğrudan onlara vereceğim. Open Subtitles تعطيني 14 رقماً ومن ثم استطيع تحويل المال مباشرتاً إلى حسابها بلمسة زر
    Sana iki yönlü telsizimi göstereyim, üstlerimle doğrudan konuşabilirsin. Open Subtitles لكن سوف اريك "الراديو المزدوج" ، الذي من خلاله ستتمكن من التواصل مباشرتاً مع رئيسي
    - Ona doğrudan ulaşamam. Open Subtitles لا يمكنني التواصل معه مباشرتاً
    Oraya başka bir araçla doğrudan götürüleceksiniz. Bu güzelim yeni Camaro'nuzun çizilmesini istemeyiz. Open Subtitles سيتم توصيلك الى الموقع مباشرتاً لاتريد ان تخدش سيارتك "الكمارو" الجديده هذه
    - Bir doğrudan uyduya bağlanacağız. - Nasıl? Open Subtitles -نوجه الاتصال مباشرتاً الى القمر الصناعي
    Seni doğrudan olay yerine getirtiyorum. Open Subtitles سأجعلهم يأخذونكَ مباشرتاً للمسرح
    Kızı direkt olarak otele getirin ve kimseyle de konuşturmayın. Open Subtitles إجلبها للفندق مباشرتاً ولا تدعها تتحدث لأحد
    Bence direkt ilaçlara geçmek iyi bir fikir değil en azından sorun üzerine konuşmadan önce. Open Subtitles حسناً, لا اظن من انها فكره جيده ان نقفز مباشرتاً إلى الأدويه على الأقل ليس حتى ان نتكلم عن المشكله
    Son tekrarı atladım ve direkt olarak finali çalmaya başladım. Open Subtitles تخطيت التكرار الأخير ولعبت إلى المقطع الختامي مباشرتاً
    Tamam neden ölmeyen ilk kisiye atlamiyorsun direkt. Open Subtitles حسناً لما لا تذهب مباشرتاً إلى أول شخص ليس متوفى
    Olay yerinden canlı yayın. Open Subtitles هذا كل شيء حتى ألان مباشرتاً من موقع الحدث
    dosdoğru odanıza gidiyorsunuz ve bütün öğlen sonrayı da orada geçireceksiniz. Open Subtitles ، حسناً ، إذهب مباشرتاً إلى غرفتك بالأعلى و ستبقى هناك طوال الظهيرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus