Dr. Palmer ile olan laboratuvar oturumuma geç kaldım zaten. | Open Subtitles | أنا بالفعل متأخرة على دورة مختبر . مع دكتور بالمير |
Sonuçlar geldiyse ikimizle de konuşmanı isterim. Gelmediyse bir toplantıya geç kaldım | Open Subtitles | لديك النتائج، أريدك أن تتحدث إلى كلينا إن لم تفعل فأنا متأخرة على اجتماع |
Tamam, derse geç kaldım. | Open Subtitles | حسناً، أنا متأخرة على الصف لكن يمكننا هذا الأسبوع أن نتسكع جميعاً |
Tam çıkmak üzereydim. Munce'la görüşmeye geciktim. | Open Subtitles | كنت خارجة للتو أنا متأخرة على موعدى مع الدكتور منس |
Adsız alkolikler toplantın için geç kalmadın mı anne? | Open Subtitles | ألستِ متأخرة على لقاء جمعية تأهيل مدمنين الكحول، يا أمي؟ |
Toplantıya geç kalıyorum. | Open Subtitles | حسناً , أنا ذاهبة سأكون متأخرة . على الشغل |
Aslında gitmeliyim. Görüşmeye geç kaldım. | Open Subtitles | في الواقع، يجب أن أذهب أنا متأخرة على إجتماع |
Yardım ederdim ama çalışma grubu için geç kaldım. | Open Subtitles | كنتلأعرضعليكالمساعدة، لكنّني متأخرة على مجموعة دراسيّة |
Tamam, ilk olarak trafiğe takıldığım için toplantıma geç kaldım. | Open Subtitles | حسنًا، أولًا، كنت متأخرة على إجتماع لأنني كنت عالقة في المرور |
Lezbiyen olduğundan emin değilsin ve ben de Yucatan'a gidecek olan uçağıma geç kaldım. | Open Subtitles | أنتِ لستِ متأكدة أنكِ مثلية، وأنا متأخرة على رحلتي ليوكاتان |
Otobüs için para lazım. Vardiyama geç kaldım. | Open Subtitles | أحتاج مالًا للحافلة فأنا متأخرة على مناوبتي. |
Ne oluyor? Uçağıma geç kaldım ve kahrolası kimliğimi bulamıyorum. | Open Subtitles | أنا متأخرة على رحلتي، ولا يمكنني إيجاد بطاقة هويتي. |
Kusura bakmayın kızlar partiye geç kaldım, dışarıda yeni arkadaşlarımla konuşuyordum. | Open Subtitles | اهلاً, أنا آسفة لأنني متأخرة على الحفلة يا فتيات و لكني كنت في الخارج اتحدث مع اصدقائي الجدد |
evet, biliyorum ama şu anda gerçekten görüşmeye geç kaldım. | Open Subtitles | اجل, ولكني متأخرة على المقابلة |
Annie, yalan makinesine geç kaldım. | Open Subtitles | آني انا متأخرة على اختبار كشف الكذب |
- Hayır, teşekkürler. Toplantıya geç kaldım. | Open Subtitles | لا شكراً لك أنا متأخرة على موعدي |
- Hayır, teşekkürler. Toplantıya geç kaldım. | Open Subtitles | لا شكراً لك أنا متأخرة على موعدي |
Bikini ağdam için geciktim. | Open Subtitles | انا متأخرة على شمع ملابس السباحة الخاص بي. |
Muhabbet etmeyi isterdim; fakat toplantıya geciktim. | Open Subtitles | ، أود أن أتحدث معك . ولكنني متأخرة على إجتماع |
Derse geciktim. Bende tam gidiyor--- | Open Subtitles | وانا متأخرة على الدرس، لذا سأذهب فقط الى... |
Hiçbir şeye geç kalmadın. Başardık. | Open Subtitles | انت لست متأخرة على اي شيء لقد فعلناها |
Sizi acele ettirmekten nefret ediyorum, ama çok sevdiğim bir arkadaşımın cenaze törenine geç kalıyorum. | Open Subtitles | اكره ان استعجلك لكنني متأخرة على جنازة صديق عزيز |