Bu, basketbol içindi. Şimdi ödeştik, Tertemiz başlayabiliriz. | Open Subtitles | كان لاجل كرة السلة نحن الآن متعادلين ويمكننا البدء من جديد |
Şimdi kardeşimle yattığına göre, ödeştik, bu yüzden bebek, eğer hareket yaparsan, kralını görürsün. | Open Subtitles | لكن الان بعد ان نمت مع اخي اصبحنا متعادلين اذا استعملت التهكم معي استعدي بان السعك |
En iyi arkadaşımla öpüştüğüne göre, ödeşmiş sayıImayız. | Open Subtitles | والان بعد ان مارست الجنس مع اعز اصدقائي اصبحنا لسنا متعادلين الان. |
Bu gece ölüyorsun ve ödeşmiş oluyoruz. | Open Subtitles | ستَمُوتُ اللّيلة، وأنا وأنت سنكون متعادلين |
Tabii ki hayır. "eşit" kelimesini kullanman kafamı karıştırdı yalnızca. | Open Subtitles | بالطبع لا، انا فقط ذهني مشوش لأنكي استخدمتي كلمة متعادلين |
Bu durumda eşitiz, ben de bir denizci ile nasıl konuşulacağını bilmiyorum. | Open Subtitles | ، هذا يجعلنا متعادلين . أنت البحار الوحيد الذي أعرفه |
Bak, eğer beni yemeğe götürmek istersen ödeştik diyebiliriz. | Open Subtitles | انظرى اذا دعيتينى على العشاء سنكون متعادلين |
Şimdi ödeştik mi yani? | Open Subtitles | إلى أين أنت ذاهبة ؟ اللعنة إذاً نحن متعادلين , أليس كذلك ؟ |
Şimdi ödeştik mi yani? | Open Subtitles | إذاً نحن متعادلين , أليس كذلك ؟ هل هذا هو الأمر ؟ |
Aldık verdik ve sanırım ödeştik değil mi? | Open Subtitles | لذا أظن، واحدة بواحدة نحن متعادلين الآن، صحيح ؟ |
Evet ben de domuz gribi toplantısından sonra Joey Spangler'ı öptüm, yani ödeştik. | Open Subtitles | بعد جمعيّة إنفلوانزا الخنازير الأسبوع المنصرم لذا نحن شيئاً ما متعادلين. |
Ben de kaybettim, ödeşmiş sayılırız. | Open Subtitles | وكذلك أنا فقد بعض المقربين مني, أصبحنا متعادلين |
Sana ne yapacağımı söyleyeyim, önce siparişleri hazırlayacağım... sonra hepsini teslim edeceğim ve ödeşmiş olacağız. | Open Subtitles | أليك ما سأقوم به سأخذ كل هذه البضاعة و سأقوم بتسليمها كلها من أجلك و بهذا نكون متعادلين |
Lionel'dan çaldığını iade ettiğinde ödeşmiş olacağız. | Open Subtitles | سنكون متعادلين عند اعادتك ما سرقته من لايونيل |
Eğer eşit olursak, bu çeklerini benle bölüştürme anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | لو كنا متعادلين, هل هذا يعني أنك ستتشارك معي في دفع الحساب؟ |
Bu paylaştıklarımız bizi eşit yapar. Dürüst yapar. | Open Subtitles | وما تشاركنا به يجعلنا متعادلين , الصراحة. |
Hepimizi eşit seviyeye getirecek tek yol bu ve eğer işi kolaylaştıracaksa kuklaları kullanabiliriz. | Open Subtitles | هذه الطريقة الوحيدة لنكون متعادلين جميعاً و إذا كان هذا سيجعل الأمر أكثر سهولة يمكننا أن نستخدم الدمى |
eşitiz. Bunları geri götürmelisin. | Open Subtitles | نحن متعادلين لكن يَجِبُ أَنْ تُعيدَ هذه المعدات |
Belki bir gün ben de senin çatalına bakarsam ödeşiriz. | Open Subtitles | نعم ربما يوم من الأيام سأنظر إلى مؤخرتك لنكن متعادلين |
Şimdiyse o elit dahi Kakashi'yle mücadelelerimizde neredeyse berabere oluyoruz. | Open Subtitles | في التحديات التي ضد العقبري الخارق كاكاشي .نحن تقريبًا متعادلين |
Üç durumu eşitler. Şimdi eşitiz. | Open Subtitles | ثلاثة يجعلونا متعادلين ،نحن الآن متعادلين |
Şimdi o silahı ver de ödeşelim. | Open Subtitles | لماذا لا تعطي فقط المسدس؟ ونعتبر انفسنا متعادلين |
dergilerinin üzerinde seks yapmamıştım. Yani berabereyiz. | Open Subtitles | على كومة من المجلات لذا نحن متعادلين |
Böylece durum eşitlendi. Öyle değil mi? | Open Subtitles | ألا يجعلنا ذلك متعادلين إذا كنت تسجل النقاط؟ |
Fakat şimdi seni vuracağım ve ödeşeceğiz. | Open Subtitles | لكن الآن سأطلق عليك، وبذلك نكن متعادلين. |
Bu arada, bu yardımın sayesinde ödeştiğimizi falan da düşünme. | Open Subtitles | لكن لمعلوماتك فقط، ذلك لا يجعلنا متعادلين. |