İnsanları üç ayrı sınıfa ayırıyorum: eğitimsiz, az eğitimli ve fazladan eğitimli. | TED | لذا قسمت الناس الى ثلاث: غير متعلمين ، متعلمين قليلا ، متعلمين زياده عن اللازم. |
Bu yüzden insanların eğitimli, sağlıklı ve kendinden emin olmasını istemeyenler olabilir. | Open Subtitles | وأعتقد هناك عنصر في التفكير ببعض الناس نحن لا نريد الناس أن يصبحوا متعلمين وبصحة وثقة |
istatiksel olarak bu insanların çoğu eğitimsiz ve sosyal haklardan mahrum ,fakir toplumlardan gelmektedir | Open Subtitles | إحصائيا ، معظم هؤلاء الناس غير متعلمين, ويأتونمن مجتمعاتفقيرةومحرومة. |
Birçok çocuğun eğitim alıp, doktor veya avukat olduğu bir Yahudi mahallesinde büyüdü. | Open Subtitles | أنه ترعرع في حي يهودي، حيث أغلب الأطفال متعلمين. الذين أصبحوا أما أطباء أو محامين. |
Çocuklarımız eğitim görsün, dünyanın en iyisi olsun istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يكون أطفالنا متعلمين ليكونوا الأفضل في العالم |
Hadi ama! Test daha iyi öğrenmemizi sağlar! | Open Subtitles | هيا الاختبارات تجعلنا متعلمين افضل |
Marina'dan binenler genç, eğitimli ve varlıklı olmalı. | Open Subtitles | الركاب من منطقة مارينا سيكونون يافعين متعلمين و اغنياء |
Bu ülkede doğmakla, eğitimli bir aileye sahip olmakla ve büyüyünce ne olmak istediğin dışında başka bir şey hakkında endişelenmemekle. | Open Subtitles | ان تكون ولدت في هذا البلد, ان يكون لديك ابوين متعلمين وليس عليك ان تقلق بخصوص اي شيئ سوى ما تريد ان تكونه حينما تكبر. |
Aradığımız grup eğitimli ve teknolojiye hakim. | Open Subtitles | نحن نبحث عن مجموعة صغيرة متعلمين و ملمين بالتكنولوجيا |
2001'den beri yüzbinlerce insanla röportaj yaptık, gencinden yaşlısına erkek ve kadınlarla, eğitimli ve eğitimsizlerle. | TED | منذ 2001، حاورنا مئات آلاف من الأشخاص -- صغارا وكبارا ورجالا ونساءا، متعلمين وأميين. |
Düşünceli, eğitimli, düzgün insanlardı. | TED | كانوا أناس مفكرين , متعلمين جيداً , و أناس كرماء . |
Hepsi yüksek eğitimli ve tamamen işe yaramaz kişilerdi. | Open Subtitles | جميعهم متعلمين وعديموا الفائدة تماماً |
Özellikle eğitimsiz insanların onu takip ettiğini inkar edemeyiz. | Open Subtitles | لا احد يمكنه انكار ان لديه تابعيين، وخاصه وسط فئة الغير متعلمين |
Pek çok müridi olduğunu reddedemem. Özellikle de eğitimsiz kitleleri peşinden sürüklüyor. | Open Subtitles | لا يمكنُ إنكار ان لديه العديد من الأتباع، وخاصة في أوساط العوام الغير متعلمين. |
Yani çoğu, düşük gelirli ve eğitimsiz ailelerden. | Open Subtitles | أعني، معظم المتواجدون من ذوي.. الدخل القليل، وليسوا متعلمين. |
Yanlış şeylere yatırım yapıyoruz, Eğer aç, evsiz ve eğitimsiz çocuklar olmasaydı, kimsenin bir trilyonu, 10 trilyonu olması beni bu kadar sinirlendirmezdi. | TED | نحن نستثمر في الأمور الخاطئة، لن أكون مستاءة من أي شخص يملك مليارًا، أو عشر مليارات إذا لم يكن هناك أطفال جياع، إذا لم يكن هناك أطفال مشردين، إذا لم يكن هناك أطفال غير متعلمين. |
"Yoksullar eğitimsiz ve çok bir şey yapamazlar." | TED | "الفقراء غير متعلمين و ليس بإمكانهم فعل الكثير". |
Harika olduğunu düşünüyorum, ama bazen insanlar eğitim aldıklarında, şunu kaybediyorlar: o kadar zekileşiyorlar ki daha iyi bildikleri şeylere bakmak istemiyorlar. | TED | اعتقد انها شيء رائع في بعض الأحيان اعتقد أن الناس عندما يصبحون متعلمين يفقدون ذلك يصبحون أذكياء و يصبحون غير مستعدين للنظر إلى الأمور التي كانوا يعرفونها أكثر |
Ben sizin iyi bir eğitim almanızı diledim. | Open Subtitles | تمنيت أن تصبحوا متعلمين |
Çocuklar evde eğitim görüyor. | Open Subtitles | الأولاد متعلمين منزليا. |
Hadi ama! Test daha iyi öğrenmemizi sağlar! | Open Subtitles | هيا الاختبارات تجعلنا متعلمين افضل |