Başarılı olmadığın bir zamanı hatırlayamıyorsundur herhalde. | Open Subtitles | أراهن انك لا يمكن ان تتذكري وقتا عندما لم تكوني متفوقة |
Kendi başına çalışıyorsun ve her zaman Başarılı oluyorsun! | Open Subtitles | تذاكرين بمفردكِ ودائماً متفوقة لقد أبليتِ حسناً |
Okulunda çok Başarılı olduğunu biliyorum. Bunu anlamanın çok da zor olmadığını biliyorum, haklı mıyım? | Open Subtitles | أعلم أنكِ متفوقة في الدراسة لذا أنا موقن بأنكِ تستوعبين حديثي جيداً , أليس كذلك؟ |
Seni iyi bir pataklayayım da kim daha mükemmelmiş görelim. | Open Subtitles | دعونا نرى كيف متفوقة كنت عندما كنت ركلة مؤخرتك. |
Seni iyi bir pataklayayım da kim daha mükemmelmiş görelim. | Open Subtitles | دعونا نرى كيف متفوقة كنت عندما كنت ركلة مؤخرتك. |
Bazılarımız işaretlerle ve seslerle, bazılarımız sadece işaretlerle fakat hiçbiri diğerinden üstün değil. | TED | البعض منَا بإشارة وصوت، والبعض فقط بالإشارة، لكن لا توجد طريقة واحدة متفوقة على الأخرى. |
Roma'yı kahvesiz de seçebilme durumunda olmanız kahveli Roma seçeneğini üstün bir duruma soktu. Sadece kahvesiz Roma'ya karşı değil, Paris'e karşı da. | TED | حقيقة أن لديك روما بدون قهوة تجعل روما مع القهوة متفوقة. وليس فقط لروما بدون قهوة، لكن متوفقة حتى بالنسبة لباريس. |
On yedi yaşında lisedeyken Georgia'nın Decatur şehrindeki okulumdan mezun oldum, hem de okulun veda konuşmacısı olarak. Kendimle çok gurur duyuyordum. | TED | عندما كنتُ في المدرسة الثانوية في سن 17 عامًا، تخرجتُ من المدرسة الثانوية في مدينة ديكاتور في ولاية جورجيا، كطالبة متفوقة في مدرستي الثانوية. كنتُ فخورة بنفسي. |
Başarılı bir öğrenci, tam burs kazanmış. | Open Subtitles | إنّها طالبة متفوقة , حصلت على منحةدراسية. |
İyi. Benim üstün Başarılı bir kitap kurdu olduğumu öğrendiniz. | Open Subtitles | حسن ، عرفتوا أنني متفوقة تحب الكُتب |
Lisa her şeyi bilmeye azıcık eğilimi olan Başarılı bir öğrenci, değil mi? | Open Subtitles | "ليسا) ، طالبة متفوقة ، لديها ميل طفيف) للتظاهر بمعرفة كل شيء" |
Başarılı olduğu kesin. | Open Subtitles | كانت فتاة متفوقة بكل تأكيد |
Başarılı bir öğrenci ve sporcu. | Open Subtitles | إنها فتاة متفوقة و رياضية |
Ama Bailey beklediğimden daha Başarılı olmuştu. | Open Subtitles | لكن (بايلي) كانت شبه متفوقة |
Yine de her zaman olduğum şeyim, yani üstün. | Open Subtitles | أنا على أي حال , ما كنت عليه دائماً متفوقة |
Herhangi bir üstün savunma teknolojisi saldırı alanında bir avantaja dönüştürülebilir. | Open Subtitles | أي تقنية دفاعية متفوقة يمكن تحويلها لتقنية هجومية متطورة |
(Gülüşmeler) Onlar Emory'de okurken ben de Avondale'de okudum ve veda konuşmacısı oldum. | TED | (ضحك) وبهذا، بينما كانا يدرسان في جامعة إيموري، كنتُ أدرس في مدينة أفونديل إستيتس، وأصبحتُ طالبة متفوقة. |