"مثل أنني" - Traduction Arabe en Turc

    • gibi
        
    Aradan hiç zaman geçmemiş gibi, hala küçük bir kızmışım gibi davranıyor, değilim. Open Subtitles إنه يتصرف ليس كأي وقت مضى, مثل أنني ابنته الصغرى, وأنا لست كذلك
    Sanki senle vakit geçirmektense meyve kebap hazırlamayı tercih edecekmiş gibi. Open Subtitles مثل أنني افضل إعداد كباب الفواكه على ان اقضي الوقت معك
    Para, yemek ya da diğer işe yarar şeyler gibi. Open Subtitles مثل أنني أحب المال أو الطعام أو أي شيء مفيد
    Bir hafta yememiş gibi hissediyordum, ki söylemesi yapmasından daha kolay... kendi ellerini bile göremiyorken. Open Subtitles اشعر مثل أنني لم أكل في الإسبوع، من السهل القول من العمل عندما لا يمكنك حتى ان ترى يديك
    - Ve ben servisini arayabilirsin gibi değil ve üzerinde benim küçük Charmed Bir izlemek için bir dadı isteyin Open Subtitles إنه مثل أنني لا أستطيع أن أتصل للخدمة وأسأل على مربية تستطيع أن تراقب صغيري المسحور
    - Evet. Aynen şöyle, "Hey, bazen 11 yaşında gibi olmak nasıl bir şey." Open Subtitles انها مثل أنني أحيانا أحب أن يكون عمري 11 سنة
    Sanki gözlerimi kapatıp domuzun yaşadığı çiftliği görüp güneşi ve yağmuru suratımda hissediyor hatta dünyada yetişen şifalı otları tadıyormuşum gibi. Open Subtitles إنه لذيذ إنه مثل أنني لا أستطيع إغلاق عيني مثل أنني يمكنني رؤيه المزرعه والخنازير فيها وأشعر بأشعه الشمس ..
    Tıpkı, kızlarla yemeğe çıkmayı sevdiğim ama kızlarla golfe gitmek istemeyeceğim gibi. Open Subtitles مثل أنني أحب أن أخرج مع فتاة للعشاء لكني لن ألعب الجولف معها
    Dwayne, lisedeki gibi genç olduğumu yaşadığımı hissettiriyor. Open Subtitles دوين يجعلني حية وصغيرة، مثل أنني في المدرسة الثانوية
    Seni kullanıyormuşum gibi oluyor, ama harika Dr.Young yeni bir patron gelene kadar beni geçici havuza geri alabilir. Open Subtitles أشعر بالخوف عندما أسأل انه مثل أنني غششتك ولكن أفضل ما يمكن أن تقوم به الدكتور يانج هو أن تضعني
    Irak'tan sonra hapise gittiğim gibi hikayeler mi? Open Subtitles نقصدين، قصصا مثل أنني ذخلت السجن بعد العراق؟
    Tıpkı Sara'nın o teknede ölmediğin bilen tek kişi olduğum gibi. Open Subtitles تماما مثل أنني كنت الشخص الوحيد الذي يعرف أن سارة لم يمت على أن القارب.
    Ben de bazen 90 yaşında bir Japon balıkçı gibi hissediyorum. Open Subtitles أحياناً أشعر مثل أنني صياد بعمر ال90 باليابان
    Seni bir fotoğraftan kesip buraya yapıştırmışım gibi hissediyorum. Open Subtitles مثل , أنني قصصتكَ من صورة ووضعتُكَ بهذه الخلفيّة.
    Bunu biliyorum, tıpkı benim de avukat yardımcısı gibi araştırma yapmada iyi olmak istememem gibi. Open Subtitles أعلم ذلك مثل أنني لا أودّ أن مساعدة قانونية متخصّصة بالأبحاث طوال عملي.
    Sanki benzin istasyonundayım, o da yağı kontrol ediyor gibi. Open Subtitles أنه مثل أنني في المحطة وهي تفحص الزيت.
    Ya da ne bileyim sanki bende bir sorun varmış gibi hissederim. Open Subtitles . لا يراني أو أنت تعرف .مثل أنني
    Biriyle konuşmak zorundaymışım gibi hissettim. Open Subtitles ،شعرتُ مثل أنني عليّ أن أتحدث لشخصٍ ما
    Bu aynı anda iki farklı yerde olmak gibi bir şey. Open Subtitles مثل أنني في مكانين معاً في نفس الوقت
    Babasının onu terk ettiğini düşünmesini istemediğim gibi. Open Subtitles مثل أنني لا أريدها أن تفكر بأن أباها قد تخلى عنها .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus