Aynı eski günlerdeki gibi. Ben kötü adam olayım, Sende iyi adam ol. | Open Subtitles | مثل الأيام الخوالي يا رجل ، أنا سأكون الرجل الشرير وأنت هو المنقِذ |
Tekrar beraber olmak çok güzel tıpkı eski günlerdeki gibi, ve kendimi şimdi çok daha iyi hissediyorum. | Open Subtitles | انه لمن الرائع أن نجتمع ثانية مرة أخرى مثل الأيام الخوالي أشعر بالتحسن |
Büyürken birbirimizden ayrı düştük ama şimdi eski günlerdeki gibi beraberiz. | Open Subtitles | وقد مرّت علينا فترة من الجفاء .. حينما كبرنا نحن الإثنان ولكن ، ها نحن مثل الأيام الخوالي |
Akşam yemeği için alışveriş yapacağım, Eski zamanlardaki gibi olur.. | Open Subtitles | أنا أتبضع للعشاء فحسب وسيكون الأمر مثل الأيام الخوالي |
Eğer kanal değiştirmek istiyorsan ayağa kalkıp kendin yapmak zorundasın kumandalardan önceki Eski zamanlardaki gibi... | Open Subtitles | لو اردتِ تغيير القناة، ِِفعليكِ النهوض وتغيرها بنفسكِ مثل الأيام الخوالي قبل وجود جهاز التحكم |
Haydi ama. Ne kadar ateşli olacağını bir düşün, eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | تعرفين أن الأمر سيصبح مثيراً مثل الأيام الخوالي |
eski günlerdeki gibi kısa saç parlak kıyafet. | Open Subtitles | تماماً مثل الأيام الخوالي بدون الشعر والملابس الحريرية |
Bana inanmanı istiyorum sadece. eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | أريدكِ فقط أن تؤمني بي مثل الأيام الخوالي. |
Bana inanmanı istiyorum sadece, eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | أريدكِ فقط أن تؤمني بي، مثل الأيام الخوالي. |
Sen, ben, çocuklar-- eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | أنتِ, أنا, الاولاد سيكون مثل الأيام الخوالي. |
O zaman eski günlerdeki gibi olmaz. | Open Subtitles | ولكن حينها لن يكون مثل الأيام الخوالي أليس كذلك؟ |
Küçük bir gösteri çıkartacak gücümüz var aramızda. Tıpkı eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | لدينا القوّة فيما بيننا لنقدّم عرضًا بسيطًا، مثل الأيام الخوالي. |
Öyleyse ankesörlü telefon kullansaydın, tıpkı eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | لتستخدمي الهاتف المدفوع مثل الأيام الخوالي |
Seni burada görmek; tıpkı eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | إنها فقط مثل الأيام الخوالي وجودك معي هنا. |
eski günlerdeki gibi masada yiyebiliriz dedim. | Open Subtitles | اعتقدت أن بإمكاننا الأكل في المكتب مثل الأيام الخوالي |
Öyle görünüyor ki Valentine yine deney yapmaya başlamış tıpkı eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | يبدو ان فلانتين بجرب مرة أخرى تماما مثل الأيام الخوالي |
Sen ve ben gizlenip geride kalacağız. Tıpkı Eski zamanlardaki gibi. | Open Subtitles | سيكونأناوانتسوية، ستكون مثل الأيام الخوالي |
Dinle Drak. Eski zamanlardaki gibi bir şey çalalım dedik. | Open Subtitles | اسمع يا دراك , لقد أردنا أن نغني شيئا , فقط مثل الأيام الخوالي |
...saat sabahın üçü, Eski zamanlardaki gibi değil. | Open Subtitles | لقد أصابني الإلهام هذا الصباح حوالي الساعة الثالثة ليس مثل الأيام الخوالي |
Yakında o güzel Eski zamanlardaki gibi bizi görmezden gelecekler. | Open Subtitles | قريبا سنعود إلى كوننا مجهولتين مثل الأيام الخوالي الجيدة. |
Bize bir bak, tıpkı eskisi gibi sınırdan gizlice bir şeyler sokuyoruz. | Open Subtitles | انظري إلينا , نهرب الأشياء عبر الحدود ,تماماً مثل الأيام الخوالي. |
Evet, kamp yapmak. Tıpkı eski güzel günlerdeki gibi. | Open Subtitles | نعم, التخييم, فقط مثل الأيام الخوالي |