Evet, ama oyun sırasında çok çekici göründüğünü söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | نعم، يَجِبُ أَنْ أَقُول أنها أثناء المسرحيّةُ، بَدتْ مثيرةً. |
Canlı, ilgi çekici ve gençlik dolu. | Open Subtitles | إنها جولةٌ مليئةٌ بالنشاط والحيوية مثيرةً للإتمام، ومُمتعة |
Onu daha çekici yapmayacaktır ama 3 saat boyunca dayanmanızı sağlayacaktır. | Open Subtitles | لن يجعلها مثيرةً أبداً لكنّه سيجعلك غير ! مهتمٍ بذلك لثلاث ساعات |
Bu sayede, bu vaka, şifası olmayan hastaları iyileştirmeye gönül veren herkese çekici gelecektir. | Open Subtitles | {\pos(194,215)}مما سيجعلُ منها حالةً مثيرةً لأي طبيب |
Önceden çekici miydim? | Open Subtitles | هل كنتُ مثيرةً قبلاً ؟ |
Çok çekici geldi. | Open Subtitles | تبدو مثيرةً للاهتمام |