Geçen hafta bir sürü evrak imzaladım zaten. | Open Subtitles | لقد وقعت مجموعة منها الأسبوع الماضي. |
Bunlardan bir sürü olduğunu biliyorsunuz Lee dahil olmak üzere Omaha'daki Çin Bu aslında Kore'liler tarafından yönetilen fakat başka bir nokta Ve onlar Çin'e bir sürü büfe atadı. | TED | كما تعلمون ، هناك حفنة منهم ، بما فيهم ذلك '' لي شينا '' في أوماها -- الذي يتم إدارته من قبل الكوريين ، ولكن هذه نقطة أخرى -- و مجموعة منها تسمى '' شينا بوفيه ''. |
Burada bir sürü var. | Open Subtitles | هناك مجموعة منها هنا |
Hemen şurada bir sürü broşür olacak. | Open Subtitles | هنالك مجموعة منها هناك |
Evet, bir sürü var. | Open Subtitles | -أجل، كانت هناك مجموعة منها . |