"مجموعة واحدة من" - Traduction Arabe en Turc

    • bir grup
        
    • öğünlük
        
    demedi. Onun yerine 10 yılını 19 gezi yaparak her seferinde bir grup insanı toplamda 300 kişiyi özgürleştirerek geçirdi. TED عِوَضًا عن ذلك أمضت 10 سنوات في 19 رحلة، لتحرير 300 شخص، مجموعة واحدة من الأشخاص في كل مرة.
    olduğunu unutuyoruz. Değişiklik yapmak sadece bir grup insanın değil, hepimizin görevidir. TED صُنع التغيير غير مقتصر على مجموعة واحدة من الناس: بل بيد كل واحد منا.
    Onlar da bizim için bedel ödeyen insanlardan bir grup. TED وانها مجموعة واحدة من مجموعات أخرى من الناس التي تقوم بدفع الثمن عنا
    Bir öğünlük yemeğin buradan kurtulmamaya değeceğini mi düşünüyorsun? Open Subtitles هل تعتقد ان قطعة لحم ستكون جديرة بنجاتنا؟ من المستحسن ان نكون مجموعة واحدة من جديد
    Bir öğünlük yemeğin buradan kurtulmamaya değeceğini mi düşünüyorsun? Open Subtitles هل تعتقد ان قطعة لحم ستكون جديرة بنجاتنا؟ من المستحسن ان نكون مجموعة واحدة من جديد
    bir grup canlı diğer bir grubun elinde ızdırap çekiyor. Open Subtitles مجموعة واحدة من الكائنات الحية كرب تحت أيدي البعض.
    Ve bir grup bitki, otlar, bu buhranı bir fırsata çevirdi. Open Subtitles و مجموعة واحدة من النباتات، الأعشاب ، وحولت هذه الأزمة إلى فرصة.
    5 milyon yıl önce, neden bir grup maymun geniş çayırlar için ağaçları bırakıyor ve çok farklı şekilde gelişip neticede insan haline geliyor? Open Subtitles منذ خمسة ملايين سنة، لماذا مجموعة واحدة من القردة تركت الأشجار الي السافانا وتطورت بشكل مختلف جدا،
    (Kahkahalar) Porno terimini bilinçli kullanıyorum çünkü bu fotolar bir grup insanı diğer bir grubun çıkarı için nesneleştiriyor. TED (ضحك) و أستخدم المصطلح (إباحي) عمداً، لأنها تجسد مجموعة واحدة من الناس لمصلحة مجموعة اخرى من الناس.
    Yani Kugu ve silyak takimyildizlari arasindaki bir grup yildiza bakabilir, ayni anda Open Subtitles بل على الشمس. تستطيع أن ترى مجموعة واحدة من النجوم بين كوكبة نجوم "Cygnus" وكوكبة نجوم "Lyra" ,
    bir yandan mollalar kendilerini yalıtırlarken, paralı çıkar çevrelerin siyasi nüfuzu ise artmakta, yalnız bir grup molla diğerlerinden biraz farklı, Amerikalılar tarafından pek bilinmemekle beraber, TED إنهم يزدادون في قوتهم أو في تأثيرهم السياسي , في المقابل الملالي عزلوا أنفسهم -- مع إستثناء مجموعة واحدة من الملالي , ليست معروفة جيداً للأمريكين .
    Burada ikizler var, Bill... bir grup izler senin iş kartından; diğer grup izler ise çöp tankından bulduğumuz uyuşturucu aletlerinde. Open Subtitles :(لدي تطابق كالتوأمان هنا يا (بيل مجموعة واحدة من البصمات من بطاقة عملك ومجموعة أخرى من أدوات المخدرات التي وجدناها في مكب النفايات
    Yani bu bir sorun, ister inanın ister inanmayın, düşünceli fizikçiler bu konuda kafa patlatıyorlar ve bu noktada metafiziğe kayma eğilimindeler. Diyelim ki, belki de evrenimizi betimleyen yasalar sadece bir grup yasa ve bunlar gerçeğin bir kısmını açıklıyor, fakat belki de her tutarlı yasalar grubu gerçeğin başka kısımlarını açıklıyordur ve aslında tüm olası fiziksel dünyalar gerçekten varlar, hepsi orada. TED إذًا هذه مشكلة، صدق أو لا تصدق، تعكس أن الفيزيائيين يفكرون كثيرًا حقًا حولها، وعند هذه النقطة يميلون للميتافيزيقيا، قائلون، حسنًا، ربما مجموعة القوانين التي تصف كوننا، مجرد مجموعة واحدة من القوانين تشرح جانب واحد من الحقيقة، لكن ربما كل مجموعة قوانين مترابطة تصف جزءً آخر من الحقيقة، وفي الواقع كل العوالم المادية الممكنة الموجودة حقًا، جميعها من هناك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus