Bu yüzden kendi içinde malzeme ve araçları geniş bir yelpaze de kullanırım. | TED | لذا في إطار عملي, أستخدم مجموعة واسعة من المواد والأدوات. |
Düşündüm ki; pek çok alandaki bilim insanına öğretmenlik ve danışmanlık yaparken elde ettiğim geniş tecrübelerimden yararlanarak bunu sunmam uygun olur. | TED | و رأيت أنه من المناسب أن أعرضه على أساس أنه لدي خبرة واسعة في تدريس و إرشاد العلماء عبر مجموعة واسعة من المجالات |
Tüm bu farklı kombinasyonlar şaşılacak kadar geniş bir koku yelpazesini algılamanızı sağlar. | TED | كل هذه التركيبات المختلفة تدعك تميز مجموعة واسعة بشكل مذهل من الروائح. |
Dünya çapında, yetişkinlerin neredeyse 3'te 1'i bipolar bozukluğa işaret eden geniş çaplı belirtileri yaşıyorlar. | TED | عالميًا، حوالي واحد إلى ثلاثة في المئة من البالغين يعانون من مجموعة واسعة من الأعراض التي تشير إلى اضطراب ثنائي القطب. |
Sen bu filmin geniş bir insan kitlesinin hoşuna gitmesini istemez misin? | Open Subtitles | ألا تريد لهذا الفيلم أن يثير إعجاب مجموعة واسعة من الناس؟ |
geniş bir sıcaklık yelpazesinde tayfların nasıl görüneceğini hesapladım ve senin sınıflandırma sisteminle kusursuz biçimde uyuşuyorlar. | Open Subtitles | لقد قمت بحساب ما سيبدو عليه الطيف على مدى مجموعة واسعة من درجات الحرارة, وهي تتطابق مع نظامك للتصنيف بشكل مثالي |
Ama benim yatağım hazır, ve seni temin ederim benim yatağım geniş spektrumlu davranışlara uyum sağlıyor. | Open Subtitles | ولكن يتم سريري، و أود أن أؤكد لكم سريري يستوعب مجموعة واسعة من السلوك. |
New York'taki gangsterlarda geniş bir sıralanış var. | Open Subtitles | هناك مجموعة واسعة من رجال العصابات في مدينة نيويورك |
New York'taki gangsterlarda geniş bir sıralanış var. | Open Subtitles | في حربٍ فوضوية هناك مجموعة واسعة من رجال العصابات في مدينة نيويورك |
Çok geniş seçeneklere sahipsiniz. | Open Subtitles | الآن، هناك مجموعة واسعة لتختاري من بينها. |
Çok geniş bir bilgi hazinesine sahipmiş. | Open Subtitles | يُقال أن بها مجموعة واسعة من المعرفة ...و المعرفة |
Çok geniş bir bilgi hazinesine sahipmiş. | Open Subtitles | يُقال أن بها مجموعة واسعة من المعرفة |
Semazenlerin müziğinin temeli budur, ayrıca Joropo gibi geniş yelpazeli Latin Amerika ritimlerinin temeli de budur ve hatta Bach'ın meşhur Chaconne eserinin de. | TED | هذا هو أساس موسيقى المولوية - الدراويش، فضلاً عن مجموعة واسعة من إيقاعات أمريكا اللاتينية، كالخوروبو، وحتى مقطوعة باخ الشهيرة تشاكون. |
Bunu yapabilmesi, SDSS'in kurulduğundan bu yana Sloan Vakfı'nın emriyle verilerini hem kamuya açık hem de geniş kitlelerin kullanımına hazır sunması ile mümkün oldu. | TED | كانت لديها القدرة على فعل هذا لأن SDSS، منذ البداية وبتفويض من "مؤسسة سلوان"، فقد أصبحت كِلا بياناتها متاحة للعامة، وقابلة للإستخدام من قِبل مجموعة واسعة من الجمهور. |
Haklısınız, sabah haberlerinin daha geniş bir hikâye yelpazesi var, ama-- | Open Subtitles | -عقل مُتفتح؟ -أعنى نعم ، الأخبار الصباحية ... -لديها " مجموعة واسعة " من الأخبار |
Evet, geniş bir koleksiyonum var. | Open Subtitles | بلى,مجموعة واسعة منها. |
Evet, geniş bir ürün yelpazemiz var. | Open Subtitles | حسنا، لدينا مجموعة واسعة |
Reddit gibi yerlere gidip "Bir Tarihçiye Sor" veya "Bilime Sor" gibi, bu alanlardaki insanlara geniş yelpazede, en aptalından en ciddisine sorular sorabileceğiniz alt-Redditlere girebilirsiniz. | TED | يمكنك الذهاب الى مواقع مثل رديت، والبحث عن ايقونات، مثل: " اسأل مؤرخ " أو " اسأل عالم "، حيث بإمكانك ان تسأل أشخاصاً في هذه المجالات مجموعة واسعة من الأسئلة، من تلك الخطيرة جداً إلى تلك السخيفة جداً. |