"محاضرة" - Traduction Arabe en Turc

    • nutuk
        
    • dersi
        
    • konferans
        
    • dersim
        
    • konuşma
        
    • öğüt
        
    • dersini
        
    • vaaz
        
    • derse
        
    • dersin
        
    • nasihat
        
    • dersine
        
    • konferansa
        
    • konferansına
        
    • dersinde
        
    Baba bir nutuk daha dinleyecek havamda değilim şimdi hiç. Open Subtitles حسنا أبي، أنا لست في المزاج المناسب لسماع محاضرة أخرى
    Sonra onların tıp öğrencisi oldukları ve günümüzün dikiş teknikleri hakkında bir derse gitmekte oldukları ve o adamında bu dersi veren adam olduğu ortaya çıktı. TED واتضح أنهم طلاب الطب في طريقهم إلى محاضرة حول أحدث تقنيات الغرز، وهو الرجل الذين يعطي المحاضرة.
    Dikkat. Yüzbaşı McIntyre kan ve sıvı değiştirme konusunda konferans verecek. Open Subtitles انتباه سوف يلقي النقيب ماكنتاير محاضرة حول اعطاء السوائل ووجبات الدم
    Seninle pikniğe gelmeyi çok isterdim ama yarın dersim var. Open Subtitles أود الذّهاب حقاً برفقتك في نزهة بالغد ولكنّي لديّ محاضرة
    Etkileyici bir konuşma yapmakla kalmadın, bir çok insanın hayatını değiştirdin. Open Subtitles أنت لم تقم فقط بإلقاء محاضرة بل غيرت حياة أشخاص كُثر
    Kendin sigara iç, ama millete öğüt ver. Open Subtitles رائع, لقد دخنتَ سيجارتك وقُمت بإلقاء محاضرة عنها
    Çünkü çıktığım erkeklerden daha yaşlısınız ve sarhoşsunuz ve de sadece bir Amerikan astronotunun dersini izlemeye gittim, tüm gece boyunca peşimize takılacağını ise tahmin edemezdim. Open Subtitles لأنك كبير جداً عن الشباب الذين أواعدهم لأنك سكران و لأنني عندما ذهبت لرؤية رائد فضاء يعطي محاضرة
    Afrika tarihi hakkında bir nutuk, büyük Batı Afrika soyumuz hakkında. Open Subtitles محاضرة عن ماضينا الأفريقي وعن الثقافة الافريقية الغربية العظيمة
    Plastik fincandan içsem iki saat nutuk atarsın. Open Subtitles إذا أشرب خارج كأس ، تلقيني محاضرة ساعتين.
    Öyle, şarkının sonunda da hep bir nutuk çekerdi. Open Subtitles نعم, و بنهاية الاغنية كان دائما يعطي محاضرة
    Korkutucu görünüyor değil mi, hani üniversitedeki nefret ettiğiniz istatistik dersi gibi. TED انها تبدو مبعثرة .. كما لو انها محاضرة جامعية عندما لم نكن نحب الاحصاء حينها
    Güzel Sanatlar dersi almak için uğramadığınızdan eminim. Open Subtitles لكنى متأكد أنك لم تزورنى من أجل محاضرة عن الفن
    Bir müzeye gideceğim, sonra yemeğe, sonra da bir konferans vereceğim. Open Subtitles والآن لو تسمح لي لدي متحف أحضره ثم عشاء ثم محاضرة
    Seni deliller ve kurallar hakkında konferans vermen için aramadım. Open Subtitles أنا لا اريدك أن تفتح لي محاضرة عن قواعد الدليل
    Pekâla, arayıp yemeği iptal edeceğim. O saatte dersim var. Open Subtitles -حسنا سأجري الإتصال ولكن ألغي موعد العشاء ، لدي محاضرة
    Ama daha sonra benim konuşma yaptığım yere konferansa geldi. Open Subtitles و لكن بعد ذلك جاءت إلى المؤتمر حيث ألقي محاضرة,
    Size ebeveynlik hakkında öğüt verecek değilim. Bana düşmez. Open Subtitles لن ألقي عليكم محاضرة حول التربية هذا ليس من أختصاصي
    Çünkü çıktığım erkeklerden daha yaşlısınız ve sarhoşsunuz ve de sadece bir Amerikan astronotunun dersini izlemeye gittim, tüm gece boyunca peşimize takılacağını ise tahmin edemezdim. Open Subtitles لأنك كبير جداً عن الشباب الذين أواعدهم لأنك سكران و لأنني عندما ذهبت لرؤية رائد فضاء يعطي محاضرة
    Burada durup... size eğitimin önemi hakkında vaaz vermeyeceğim. Open Subtitles لن أقوم بالوقوف هنا لإعطائكم محاضرة عن قيم التعليم
    İspanyol gribi salgınının tavan yaptığı bir akşam iki arkadaş bir derse giderler. TED إحدى الليالي، في ذروة وباء الإنفلونزا الإسبانية، كانتا في محاضرة معاً.
    Benim provam ve senin de dersin var. Metroya binelim. Open Subtitles .لديّ بروفة وإن لديك محاضرة , لنذهب عن طريق الميترو
    Çin'e gitmek nasihat sebebi, biliyorum. Ama başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles أعرف أن الذهاب إلى الصين يستدعي محاضرة مهمة لكن لم يكن لدي الخيار
    Her dersine bir dua ile başlar, ama ülkesinde kızlar 12 yaşında evlendirilirken o bekar, cesur ve maddi bağımsızlığı olan bir kadın. TED إنها تبدا كل محاضرة بدعاء, و لكنها سيدة عازبة , مقاتلة مستقلة مادياً. في بلد يتم فيه تزويج الفتيات في ال12 من عمرهن!
    Londra'da Penrose konferansına gidecektik. Meşgul müsün? Open Subtitles محاضرة بن روز في لندن , من ناحية مختلفة مخطوب ؟
    Felsefe dersinde aldığım notlar. Open Subtitles هذه الملاحظات التي أخذتها في محاضرة الفلسفة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus