"محامينا" - Traduction Arabe en Turc

• avukatımız
• Avukatlarımız
• avukatımızla
• Avukatımızı
• avukatımızın
• avukat
• avukatlarımızdan
• Avukatımıza
• avukatlarla
• Avukatlarımızın

- Ona cevap verme. Bırak avukatımızla konuşsun. - avukatımız mı?
ـ لا تجيبيّه ، دعيه يتحدث مع مُحامينا ـ محامينا ؟

Evlatlık edindirme avukatımız, olası annelere göstermek amacıyla fotoğraf albümü yapmamızı önerdi.
محامينا قال أنها ستكون فكرة جيدة لوضع ألبوم صور موجه لأمهات محتملات

avukatımız hırsız ve yalancı olabilir ama bir yargıç bunu asla söyleyemez.
قد يكون محامينا كاذب ولص ولكن لا يمكن للقاضي أن يقول هذا

Avukatlarımız derhal dava açmamızı önerdiler ancak işbirliğine yanaşırsanız diye bekliyoruz şimdilik.
محامينا نصحونا ان نقاضي مباشرة لكننا ننتظر وهذا متوقف على تعاونك معنا

Avukatımızı arar ve ne yapabileceğimize bakarız.
سأكلم محامينا و أرى مالخيارات التي لدينا

Sen, ben ve avukatımızın yarın onun avukatında buluşup, ayrıntılı yazmamızı önerdi.
و أقترح أن نلتقي و محامينا في مكتب محاميه غداً لنصيغ ذلك بالتفصيل

Tom artık consigliere değil. Vegas'daki avukatımız olacak.
توم هيجان لم يعد مستشارا سيكون محامينا فى فيجاس

Bakın, avukatımız polisle konuşmamamı tavsiye etti.
اسمع,محامينا نصحني أن لا أتكلم مع الشرطة

avukatımız kanunları araştırıyor, fakat şu ana kadar aykırı bir kanun bulamadık.
محامينا ينظر في هذا ولكن حتى الآن لا يوجد قانون يمنعه من هذا

avukatımız sorunu çözdü, artık serbestsin.
لدينا محامينا الذي سيسوي الأمور.. لذا انتي حرة بالذهاب

Avukatlarımız aracılığıyla zaten görüşüyoruz.
ظننت بأننا بالفعل لدينا كلام من خلال محامينا

Eğer şirketin ve Dr. Bell'in adını bu işe karıştırırsanız Avukatlarımız sizi görmeye gelecektir.
و إذا كنت تحاولين دس اسم شركتنا واسم الدكتور بيل في هذه القضية فستصلك الأخبار من محامينا

Açık ve net konuşayım, Eğer bugün öğlene kadar evi terketmezseniz, Avukatlarımız polise başvuraca...
‫ببساطة ووضوح ، إذا لم تخرج ‫من هذه الشقة عند الظهر اليوم ‫فإن محامينا سيقدم التماسا ‫للشرطة لجعلك..

Ama eğer öyleyse, dilsiz rolü yapacaz ve avukatımızla konuşmasını söyleyeceğiz.
وإذا هو يَعمَلُ، نحن سَنَلْعبُ فقط أخرساً ونُخبرُها للكَلام مع محامينا.

avukatımızla görüştük, basına yasak koyamazmışız.
تحدثنا الى محامينا واشار اننا لايمكن ان نمنعهم

-Wendy, Avukatımızı ara.
ويندي، يَدْعو محامينا.

Görünüşe göre ölen üç avukatımızın arasında süreci nasıl götüreceklerine dair iç anlaşmazlık varmış.
على ما يبدو كان هناك اختلاف بين محامينا الثلاثة الموتى على بعض تفاصيل القضية

Hayır değil, bu avukat sorunumzun çözümü.
لا, هكذا حللنا مشكلة محامينا منذ ذمن بعيد

- Allan ve Kristina. - En iyi avukatlarımızdan yani.
من ألان وكريستينا أحد محامينا البارعين جداً

Fizyoloğumuza veya Avukatımıza, psikoloğumuza veya eşimize, arkadaşımıza, söylemek istediğimiz, başkaları öğrense incineceğimiz, yaptığımız ve düşündüğümüz bir sürü şey var.
هناك أنواع من الأشياء التي نفعلها ونعتقد أننا مستعدون لإخبار طبيبنا عنها أو محامينا أو طبيبنا النفسي أو زوجنا أو صديقنا المقرب، يكون من المخجل أن يعلمها بقية العالم عنا.

En iyi üniversitelerden mezun olmuş en iyi avukatlarla çalıştı.
و أكبر محامينا يعتمدون عليها و التي تخرجت من أفضل جامعة

Avukatlarımızın elinden ancak bu geldi.
هذا افضل ما يستطيع محامينا فعله