cüzdanımı al. Bir sürü param, kredi kartlarım var. | Open Subtitles | خذ محفظتى ، انا لدي الكثير من النقود خذ بطاقة الائتمان ومفاتيحي |
-Yani hippity- hop yapmıyorsunuz? "cüzdanımı El Segundo'da bırak" gibi komik parçalar yapmıyorsunuz. | Open Subtitles | تركت محفظتى في أل سيجوندو أغانى بأسماء مضحكة |
Ben de cüzdanımı kaybetmiştim, ama parayı geri alabilmiştim. | Open Subtitles | مؤخراً فقدت محفظتى ولكن تمكنت من الحصول على مالى |
Ama dün, Cüzdanım ve karımın çantası çalındı, fiş de cüzdanımdaydı. | Open Subtitles | ولكن في البارحة محفظتى ومحفظة زوجتى سرقت والوصل كان في المحفظة |
Ama dün, Cüzdanım ve eşimin çantası çalındı, kupon da cüzdanımdaydı. | Open Subtitles | ولكن في البارحة محفظتى ومحفظة زوجتى سرقت والوصل كان في المحفظة |
Sadece Çantamı alabilir miyim? | Open Subtitles | هل من الممكن فقط ان احصل على محفظتى |
cüzdanımı bulup bana getirdiğiniz için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً على إيجاد محفظتى و إعادتها الىَّ |
Arabaya bindik, eve dönüyorduk. cüzdanımı kaybettiğimi fark ettim. | Open Subtitles | دخلنا الى السيارة و بدأنا فى القيادة و اكتشفت اننى أضعت محفظتى |
cüzdanımı bulamıyorum da. 20 papel borç verir misin? | Open Subtitles | لااستطيع إيجاد محفظتى هلا أقرضتنى عشرون دولار؟ |
cüzdanımı şu kadarcık bile kabartmayan şeyler. | Open Subtitles | أشياء لم تسمن محفظتى كثيرا من قبل |
Masadaki çekmecemden cüzdanımı al. | Open Subtitles | إحضرى محفظتى من الجيب على المنضدة هناك |
Masadaki çekmecemden cüzdanımı al. | Open Subtitles | إحضرى محفظتى من الجيب على المنضدة هناك |
Bak ben buraya cüzdanımı almaya geldim, o kadar. | Open Subtitles | انظر, أنا هنا لأستعيد محفظتى هذا كل شىء |
İşte Cüzdanım. Kendin baksana. | Open Subtitles | ها هي محفظتى لماذا لا تتفقدها بنفسك أيها الرئيس ؟ |
Evet, bunu anlıyorum, ama demin size açıkladığım gibi Cüzdanım bu karım ve benim için çok özel bir gün ilk yıl dönümümüz olacak. | Open Subtitles | محفظتى كانت انه لشئ خاص لي انا وزوجتى لأنه في مثل هذا اليوم كان ذكرانا الأولى |
Evet, anlıyorum ama anlattığım gibi Cüzdanım... | Open Subtitles | نعم ، انا اتفهم ذلك ولكن احب ان اشرح لك محفظتى كانت |
Hayır... yemin ederim ki daha şimdi para elimdeydi Cüzdanım da. | Open Subtitles | كلا، أنا أقسم بأن النقود كانت فى يدي بجانب محفظتى |
'Hay aksi, bebeğim. Benzin bitti. Cüzdanım yanımda değil. | Open Subtitles | اللعنة , عزيزتى نحن بحاجة الى الوقود محفظتى ليست معى |
Bozuk para Çantamı koyduğumdan emindim. | Open Subtitles | أنا متأكدة أننى أحضرت محفظتى |
Çantam! Çantamı Bronze'da unuttum. Getirir misin? | Open Subtitles | محفظتى ، لقد تركت محفظتى في (البرونز) ، هل يمكنك أن تحضرها لى |
Bu tür durumlar için Cüzdanımda yedek bir fare bulunur. | Open Subtitles | أنا دائماً أضع فأراً إحتياطياً فى محفظتى. لمناسبات مثل هذه |
Kapıda çantamın içindeki cüzdanı kontrol ediyordum ve kazara kendimi çarptım. | Open Subtitles | لقد كنت عند البوابة ابحث عن محفظتى ولقد صعقت نفسى بجهاز الصعق الكهربى |
Ben uyurken cüzdanımın içinden aldığın için asıl sen sağ ol. | Open Subtitles | لا شكرا لك انتى لانك اخذتيها من محفظتى وانا نائم |
Bana iltifat ederken mi cüzdanımdan çaldın? | Open Subtitles | سرقتيها من محفظتى و أنت تطلبين منى أن نكون معا ً ؟ |