"محفوفة بالمخاطر" - Traduction Arabe en Turc

    • riskli bir
        
    • tehlikelerle dolu
        
    • riskli olacak
        
    • tehlikeli bir
        
    riskli bir hareket ama aynı zamanda bazı hataları düzeltmemizi de sağlayabilir. Open Subtitles إنه خطوة محفوفة بالمخاطر, و لكن ربما أنها أيضاً تساعدنا بإصلاح بعض الضرر
    Tarrlok ensendeyken Sato malikânesini basmak oldukça riskli bir hamle. Open Subtitles مهاجمة قصر ساتو هى خطوة محفوفة بالمخاطر . عندما يكون تارلوك يراقبك
    Evet, riskli bir hareket, kabul ediyorum. Open Subtitles أجل، إنها مهمة محفوفة بالمخاطر هذا امر مفروغ منه
    Kısacası kozmik yolculuklarımız, hem bilindik hem bilinmedik tehlikelerle dolu olacak. TED وباختصار، فإن رحلاتنا الفضائية ستكون محفوفة بالمخاطر سواء المعروفة منها أو المجهولة.
    tehlikelerle dolu karanlık bir ormanın içinden, yaşam ve ölüm görevine çıkacaksın. Open Subtitles خلال غابة مظلمة محفوفة بالمخاطر في مهمة حياة او موت
    - Havadan atılacak iki net atışa ihtiyacımız var, riskli olacak. Open Subtitles -نحناج إلى رؤية واضحة لهدفين ، القنص من الجو، لكنها محفوفة بالمخاطر.
    300 yıl önce, gözü pek bir adam çok tehlikeli bir yolculuğa çıktı, ve asla geri dönmedi. Open Subtitles منذ 300 سنة، خرج رجل جريء في رحلة محفوفة بالمخاطر ولم يعد منها أبداً.
    Oldukça yüksek riskli bir ameliyat. Bu çocuk daha asistan. Open Subtitles هذه عملية جراحية محفوفة بالمخاطر وهوزميلمبتدأ.
    Peşinde düşmanlar, ağır gözetim, riskli bir liman yolculuğu ve açık denizde yakalanmadan gidebilmek çok düşük bir olasılık. Open Subtitles العدو يتربص بنا الرقابة مُشدّدة الرحلة إلى الميناء محفوفة بالمخاطر واحتمال تجنب التعرض للاعتقال بالمياه المفتوحة يبلغ الحد الأدنى
    Fakat çok fazla bilinmeyen yarım bir kitabı göndermek riskli bir hareket. Open Subtitles لكن إرسال نصف كتاب عندما تكون الى حد كبير غير معروفة هو خطوة محفوفة بالمخاطر
    Boyutlararası yolculuğun cezasının ölüm olduğu bir dünyaya gelmek riskli bir hareket. Open Subtitles الخطوة محفوفة بالمخاطر على وشك الأرض حيث يعاقب عليها بالإعدام interdimensional السفر.
    Boyutlararası yolculuğun cezasının ölüm olduğu bir dünyaya gelmek riskli bir hareket. Open Subtitles خطوة محفوفة بالمخاطر أن تأتي لأرض يعاقب على السفر بين الأبعاد الكونية بالإعدام
    Kamyonun önünde öyle duruşun riskli bir hareketti. Open Subtitles وكانت تلك خطوة محفوفة بالمخاطر التي أجريتها، يقف أمام الشاحنة من هذا القبيل.
    Ve ailelerin dahil olduğu bütün tatiller gibi tehlikelerle dolu olabiliyor. Open Subtitles ومثل أي عطلة تتضمن العائلة ستكون محفوفة بالمخاطر
    Yolculuğumuz zorluklarla ve tehlikelerle dolu olacak. Open Subtitles رحلتنا ستكون محفوفة بالمخاطر والمشاق
    Ama suya olan yolculukları tehlikelerle dolu. Open Subtitles لكن رحلتهم صوب الماء محفوفة بالمخاطر
    tehlikelerle dolu önemli bir görevdi. Open Subtitles لقد كانت مهمة مصيرية محفوفة بالمخاطر.
    - Havadan atılacak iki net atışa ihtiyacımız var, riskli olacak. Open Subtitles -نحناج إلى رؤية واضحة لهدفين ، القنص من الجو، لكنها محفوفة بالمخاطر.
    riskli olacak. Open Subtitles محفوفة بالمخاطر إلى حد ما.
    Ama tıbbi olarak gereksiz ve tehlikeli bir ameliyat çözüm değildir. Open Subtitles عملية جراحية محفوفة بالمخاطر ليست هي الحل
    Bence Kral, koynunda yılan beslemenin... ..ne kadar tehlikeli bir durum olduğunun farkına varmalı. Open Subtitles أعتقد أن الملك ينبغي أن يعلم كم هي مسألة محفوفة بالمخاطر أن يحتضن بثعبان في حضنه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus