"محقّق" - Traduction Arabe en Turc

    • dedektif
        
    • dedektifi
        
    • dedektifim
        
    • dedektifsin
        
    • müfettişi
        
    • dedektifmiş
        
    • araştırmacıyım
        
    • mi kesildin
        
    Bir oğlumuz olduğunu unutma. Onu bulmak için bir özel dedektif tutmak istiyorum. Open Subtitles هنالك إبن يجمعنا, أريد إستئجار محقّق خاص للبحث عنه.
    Bir oğlumuz olduğunu unutma. Ben oğlumuzu bulmak için bir özel dedektif bulmak istiyorum. Open Subtitles هنالك إبن يجمعنا, أريد إستئجار محقّق خاص للبحث عنه.
    * Kaynağına gittim ve çok iyi bir dedektif buldum * * Adrian Monk'a benim tarafıma geçmesini söyledim * Open Subtitles بحثتُ بالأرجاء ، ووجدتُ محقّق عظيم
    Departmanında rüşvetçi bir dedektifi bulmanı ve onun yanlışını gizlemeni istiyorum. Open Subtitles أريد منك العثور على محقّق فاسد في دائرتك و تتستّر عليه.
    Bir davada özel dedektifim. Open Subtitles أنا محقّق خاص على قضيّة.
    İyi bir dedektifsin, bir şey olmaz. Open Subtitles إنّكَ محقّق بارع، سيؤتي الأمر ثماره
    Will Macklin, eyalet trafik müfettişi. Open Subtitles ويل ماكلين محقّق مرور
    Anlayacağınız, raporumda sıradışı bir şey gördüğüm yazıyorsa o zaman departman özel bir dedektif atıyor o da ara ara geliyor üç-dört ay sonra durumu açıklıyor. Open Subtitles تَرى، إذا يَقُولُ تقريرَي بأنّني إعتقدتُ الشيء كَانَ إستثنائيَ، ثمّ القسم يُخصّصُ أي محقّق خاصّ، بالإضافة، هو أَو هي سَتَسْقطُ فقط في من وَقتٍ لآخَرَ
    Bu yüzden de özel dedektif oldum. Şimdi kendime çalışıyorum. Open Subtitles لهذا صرتُ محقّق خاصّ، أعمل لصالحي الآن
    Golf kulübündeki arkadaşları oğlunun işini sorunca özel dedektif olduğunu söyleyen annemin suratındaki ifadeyi bir görsen. Open Subtitles النظرة التي تعلو محيّا والدتي كلّما قصدَت النادي الريفيّ... واضطرارها أن تشرح لإحدى صديقاتها أنّ ابنها محقّق خاصّ؟
    Kusura bakma, sürekli nasıl bir dedektif olduğumu söyleyip duruyorum. Open Subtitles انا آسف 'لا اظلّ اتحدّث عن كوني محقّق
    Hayır, dinleyin, bu ünlü dedektif Sherlock Holmes ve ortağı John Hamish Watson. Open Subtitles لا، انظر، إنه محقّق شهير. انهما (شارلوك هولمز) و شريكه (جون هاميش واطسون).
    Şu anda birimde altı dedektif var. Open Subtitles كل محقّق مسؤول عن قضاياه الخاصة،
    Normalde daha sonra bir dedektif ile devam edersiniz. Open Subtitles عادة ما ستتبعين الأمر مع محقّق لاحقاً
    dedektif olduğunuzu unutuyorum. Open Subtitles نسيت أنّك محقّق.
    Çok ödüllü dedektif Arson. Open Subtitles محقّق الحريق كثير من الاطراء
    Kaçakçılık şebekesinde gizli polis olarak çalışan bir narkotik dedektifi. Open Subtitles محقّق في مكافحة المُخدّرات يعمل تحت غطاءٍ مع عصابةِ تهريبٍ.
    Geçtiğimiz Şubat ayında kaybolan İç İşleri dedektifi. Open Subtitles محقّق الشّئون الدّاخليّة الذي اختفى في فبراير الماضي.
    Adım Gittes, özel dedektifim. Open Subtitles الاسم جيتس، محقّق خاص.
    - Ben bir dedektifim. Kahrolası iyi bir dedektif. Open Subtitles محقّق، محقّق بارع للغاية
    Sen iyi bir dedektifsin. Open Subtitles أنت محقّق جيّد
    Sağlık müfettişi bir şeyleri batırmasın diye. Open Subtitles لن يعبث به محقّق الصحة
    Tamam, dedektifmiş. Kaçırmışım orayı. Open Subtitles حسنا ، لقد كان محقّق لقد فاتني ذلك
    Öyleyim ve ayrıca araştırmacıyım. Open Subtitles أنا, لكننيّ أيسو محقّق .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus