| Sorun şu ki, depomda inceleme yapan bir narkotik çalışanı var. | Open Subtitles | الذي يجري أن محقق من وكالة مكافحة المخدرات يعبث في مخزني |
| Gelemem. Mini depomda Kramer'la buluşacağım. | Open Subtitles | لا أستطيع، سألتقي بـ كرايمر عند مخزني. |
| Tamam. Bundan böyle dükkanıma gelmeyin. | Open Subtitles | حسنا ، أنت محظورة للدخول إلى مخزني |
| Alkol, Tütün Ve Ateşli Silahlar Dairesi'ndeki adamımın dediğine göre depomu gözlüyorlarmış. | Open Subtitles | اصدقائي في دائرة مراقبة ... الاسلحة أن مخزني تحت المراقبة |
| Dinle, mektupları depomdan almanı istiyorum. | Open Subtitles | اسمع، أريد منك أخذ ذلك البريد من مخزني. |
| Bir keresinde hiç unutmam onun hizmetinde çalışan bir adam vardı ve sabahın 7'sinde dükkânıma geldi ve "Vance, Dr. Reich bir komünist." dedi. | Open Subtitles | ومرة ما ,لن انسى ذلك كان هناك رجل يعمل معه وفي الساعة 7: 00 في الصباح كان يسير بجانب مخزني. |
| Dükkanımdan erzak satın alıp parasını ödemediler. | Open Subtitles | ،يشترون التجهيزات من مخزني ...ولايدفعون ثمنها |
| Neden kilerim ortak bir oda oldu, öğrenebilir miyim? | Open Subtitles | سترى هل لي أن أستفسر لماذا أصبح مخزني غرفةً عامة؟ |
| Ne olursa olsun...sadece dükkanım...! | Open Subtitles | مهما يكن , دعو مخزني |
| - Evet, dün depomda karşılaştık. | Open Subtitles | - نعم , في البارحة في مخزني - |
| Bir süre önce dükkanıma geldi. | Open Subtitles | -أتى إلى مخزني منذ مدة |
| Göremezsin depomu. | Open Subtitles | لا يحق لكما أن تطلعا على مخزني |
| Benim dükkânıma dokunmadı bile. | Open Subtitles | حتى أنه لم يلمس مخزني |
| Şimdi, lütfen Dükkanımdan çıkın. | Open Subtitles | الآن، من فضلك، والخروج من مخزني. |
| Bu kasaba, benim kilerim, neredeyse kurudu. | Open Subtitles | هذه المدينة و مخزني تقريباً جفوا |
| Burası benim dükkanım. | Open Subtitles | هذا مخزني |