Böylesine bir sözleşmeyi ihlal etmek sadece hayal kırıklığı değil aynı zaman da oldukça da rahatsız edicidir. | Open Subtitles | يساوي وقتك ومالنا وانتهاك العقد ليس مخيباً للآمال فحسب لكنه يجعل حضورك هنا مثيراً للإزعاج |
Bir şeyler için savaşacak, hayal kırıklığı olmamaya çalışacağım. | Open Subtitles | وأناضل لأجل القضايا، أحاول بجد ألا أكون مخيباً للآمال |
Hintlilere karşı sınavında hayal kırıklığı. -Yetmiş koşu. | Open Subtitles | كان مخيباً للآمال أمام "الإنديانز" |
Bende "Ernest Kampa Gidiyor", "Ernest Hapse Giriyor" ve "Ciddi Olmanın Önemi" var, ki o sonuncusu büyük hayal kırıklığıydı. | Open Subtitles | وأحضرت أفلام "(إرنست) يذهب إلى المخيم" "إرنست) يدخل السجن"، و)... " ")المهم أن تكون (إرنست،) الذي كان فيلماً مخيباً للآمال. |
Bende "Ernest Kampa Gidiyor", "Ernest Hapse Giriyor" ve "Ciddi Olmanın Önemi" var, ki o sonuncusu büyük hayal kırıklığıydı. | Open Subtitles | وأحضرت أفلام "(إرنست) يذهب إلى المخيم" "إرنست) يدخل السجن"، و)... " ")المهم أن تكون (إرنست،) الذي كان فيلماً مخيباً للآمال. |
Evet, bizi hayal kırıklığına uğrattı. O olsaydı işimiz çok daha kolay olurdu. | Open Subtitles | كان ذلك مخيباً للآمال كانت الأمر سيكون أسهل . |
Seni hayal kırıklığına uğrattı. | Open Subtitles | لقد كان مخيباً للآمال |