Ben dostluk için elimi uzattım... fakat onlar düşmanlık istiyor gibi görünüyorlar. | Open Subtitles | لقد مددت يدي لطلب الصداقة يبدو أنهم يريدون العداوة |
"Tüm oda dondu. Gözlerimi kapadım ve elimi uzattım ve karşılığında bir aşka eriştim." | Open Subtitles | كل ما في الغرفة توقف و انا اغمضت عيني" "و مددت يدي |
Ufak bir kız... Ona uzandım ve onu yakaladım. | Open Subtitles | كانت هناك فتاة صغيرة مددت يدي وأمسكت بها |
Çantama uzandım, demir sopamı kaptım ve vurdum... hepsi delikte. | Open Subtitles | لذا ، مددت يدي إلى محفظتي .. فلم اجد سوى عملاتي المعدنيه المعتاده |
Hatırlıyorum, bir keresinde zirvenin yakınlarındaydım. Şu şişemden bir yudum almak için montumun içinde olan su şişeme uzandım ve suyun çoktan donduğunu farkettim. | TED | وأذكر مرة كنا بالقرب من القمة وانني مددت يدي إلى سترتي لكي أخرج قارورة المياه خاصتي في داخل سترتي لكي أجد أن المياه قد تحولت إلى مياه متجمدة قاسية |
Tutacağa uzandım, ama kırıktı. Kaydım ve düştüm. | Open Subtitles | مددت يدي لأمسك بمقبض و لكنه انكسر |