"مررتُ به" - Traduction Arabe en Turc

• yaşadığım
• geçirdiğim günden

Babam ben senin yaşındayken öldü. yaşadığım en acı verici olaydı.
توفي والدي عندما كنتُ بعمركَ وكان أكثر شيئاً مؤلماً مررتُ به

yaşadığım şeylerin başkasının başına gelmesini istememiştim.
لم أرد لأيّ شخصٍ آخر بأن يختبر ما مررتُ به

Şimdi küçük bir işletme sahibi olmak için benim yaşadığım bokları yaşayacaksınız.
الآن كلاكما تمران ببعض العذاب الذي مررتُ به كمالك عمل صغير

Üzgünüm, geçirdiğim günden sonra, o adamı dinleyemedim.
أنا أسف، بعد اليوم الذي مررتُ به لم أستطع الأستماع لذلك الرجل

- Eph, geçirdiğim günden sonra,
-يا "آيف", بعد ما مررتُ به

- Neler yaşadığım hakkında en ufak bir fikrin bile yok - Art
ليس لديكِ أدني فكرة عما مررتُ به

Bu yaşadığım en iyi ikinci buluşma.
{\pos(192,210)}هذا ثانِ أفضل موعد مررتُ به في حياتي