korkunç bir trajedi yaşanmış. O olayın bir parçası değildim. | Open Subtitles | هذا كان شيئًا مروّعًا حَدَث لم أُشارك بهِ |
Elinde tuttuğun çocuk için korkunç bir doğum yaptığımın ve gerçek anlamda ölü doğum yaptığımın farkında mısın? | Open Subtitles | تدرك أنّي تجشّمت مخاضًا مروّعًا وموتًا فعليًّا لألد الطفلة التي تحملها. |
O sıralarda manastır hakkında da korkunç bir şey öğrendim. | Open Subtitles | بحلول الوقت الذي اكتشفت فيه شيئًا مروّعًا عن الدير |
Ona korkunç bir şey yap. Sihrini kullan. | Open Subtitles | افعلي شيئًا مروّعًا بهِ، استخدمي سحركِ! |
Kendi hakkımda korkunç bir şey öğrendim. | Open Subtitles | اكتشفت شيئًا مروّعًا عن نفسي |
Bu hem korkunç hem de Isabella.. | Open Subtitles | .... (ليس هذا مروّعًا فحسب، لكن (إيزابيلا |