"مريضكِ" - Traduction Arabe en Turc

    • hastan
        
    • Hastanı
        
    • Hastanız
        
    • Hastanızın
        
    • Benim motorsikletçim
        
    -Yani tahlil yapmıyorsunuz. -Senin hastan değil. Open Subtitles و هو ليس مريضكِ هو ليس في منطقة خدمتكِ أصلاً
    Dr. Reid, seninle hastan Bay Bragin hakkında konuşmalıyım. Open Subtitles دكتور "ريد"، أحتاج للتحدث معكِ حول مريضكِ السيد "براغن".
    Senin hastan transfer listesinin en başında mı? Open Subtitles هل ترتيب مريضكِ أعلى في قائمة الزرع؟
    Hastanı bırak, eve git. Open Subtitles اتركي مريضكِ وعودي للمنزل
    Hastanız gemi seyahatinde birisini öldürdü. Open Subtitles مريضكِ قتلَ شخصاً على متن تلك السفينة
    hastan Bay Munk'ın kanındaki tortular pozitif çıktı. Open Subtitles مريضكِ السيد"مُنك".. فحصه يظهر وجود دم خفي.
    Bence hastan için elinden gelenin en iyisini yaptın. Open Subtitles اعتقد انكِ فعلتِ الافضل من اجل مريضكِ
    - hastan için üzüldüm. - Teşekkürler Addison. Open Subtitles -أنني آسفة لما سمعته حول مريضكِ شكراً لكِ، (أديسون)
    Kyle'ın senin hastan olduğunun farkındayım. Evet. Open Subtitles أدرك أنه مريضكِ نعم
    -O artık senin hastan değil. Open Subtitles هو لم يعد مريضكِ
    Oradaki hastan, moron olan o. Open Subtitles مريضكِ ذاك، هو الغبيّ
    Henry Allen Miller, eski hastan, başka bir silahlı soygun şüphelisi konumunda. Open Subtitles (هنري ألين ميلر) ، مريضكِ السابق، مُشتبه بعملية سطو مُسلّح مُنتظرة.
    hastan uzun zamandır rahatsızmış. Open Subtitles لم يعد لدى مريضكِ فترة طويلة.
    Olur ama sadece önceden hastan olduğu için. Open Subtitles حسنًا، ذلك لأنه كان مريضكِ
    Olur ama sadece önceden hastan oldugu için. Open Subtitles حسنًا، ذلك لأنه كان مريضكِ
    hastan yine öldü. Open Subtitles مريضكِ ميت مرة أخرى
    Alex, hastan neler olabileceğini anladığına dair bir feragat belgesi imzalamalı. Open Subtitles اليكس , دعي مريضكِ يوقع على الاقرار بالتنازل - الاقرار بالتنازل تعني توقيع المريض على تنازل يؤكد انه لن يقاضي المستشفى اذا سارت العملية بالشكل الخاطئ ويؤكد انه يفهم بالضبط ما يحدث له
    - Hastanı duydum. Üzgünüm. Open Subtitles -سمعت بشأن مريضكِ, أنا آسفة
    Hastanı gördüm, Fred Baker. Open Subtitles قابلت مريضكِ, (فريد بيكر),
    Hastanız burada. Open Subtitles لدينا مريضكِ هنا
    Nakil koordinatörü sizin Hastanızın hazırlıklarını durdurdu. Open Subtitles معاون الزرع أوقف مريضكِ من الاستعداد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus