Kadının biri beni acayip çirkin bulduğu için surdan aşağıya attı, sonra da, kuduz bir köpeğin saldırısına uğradım. | Open Subtitles | دفعتني امرأةٌ من فوق السور لأنها وجدتني قبيحاً بشكلٍ بشع ثم هاجمني كلبٌ مسعور, هل رضيت الآن؟ |
Yarın sabah annende açabilirsin veya... kuduz bir çakal gibi parçalayabilirsin. | Open Subtitles | سأترك الخيار لك يمكنك فتحها صباح الغد بمنزل أمك أو يمكنك تمزيق غلافها بأنيابك ككلب مسعور |
Yarın sabah annende açabilirsin veya... kuduz bir çakal gibi parçalayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك فتحها صباح الغد بمنزل أمك أو يمكنك تمزيق غلافها بأنيابك ككلب مسعور |
Babam dışarıda kudurmuş bir hayvanı arıyor ama kızı öldüren asıl kişi dışarıda istediği gibi takılıp, istediğini yapabiliyor | Open Subtitles | والدي يبحث عن حيوان مسعور بينما المغفل الذي قتل الفتاه بالفعل يتسكع خارجاً يفعل ما بداله |
Bir şeytan gördüm. kudurmuş bir tane! Ormanda. | Open Subtitles | لقد رأيت زومبي مسعور في الغابة |
Hiçbir kuduz köpek insanı öyle parçalayıp o şekilde darbeler vuramaz. | Open Subtitles | لا يوجد كلب مسعور أو غيره بوسعه أن يفعل ذلك لباب صلد من البلوط دون أن تتحطم جمجمته أثناء ذلك |
Bu ahşap binanın içinde, yüzünü parçalamak için bekleyen kuduz bir boz ayı saklanıyor olabilir. | Open Subtitles | ربما هناك دب مسعور يختبئ داخل هذة القاعة ينتظر دموعكِ السائلة |
kuduz bir köpek gibi ağızlarımız bağlanmayacak. | Open Subtitles | نحن لن نكون ساكتين عن التعبير مثل كلب مسعور |
kuduz köpek gibi davranırsan seni öldürürüm dedim. | Open Subtitles | أنت تتصرف ككلب مسعور وسوف أضع نهاية لهذا |
Bence porsuk gerçekten kuduz değildi. | Open Subtitles | لا اعتقد ان الغرير في الحقيقة مسعور اعتقد.. |
kuduz köpek gibi ağzından köpük geliyormuş. | Open Subtitles | قالت بأن الزبد كان يخرج من فمك كأنك كلب مسعور |
kuduz bir hayvan rastgele kurbanlara saldırıyor ve onların hiçbir yerini yemiyor. | Open Subtitles | وحش مسعور بهاجم الحيوانات بعشوائية ولا يأكل أي جزء منهم وجدت نفس أنماط الجرح |
Freddie Preston ilacını almayı kesti ve tamamen kuduz hale geldi. | Open Subtitles | ذلك فريدي بريستون قد توقف عن أخذ دوائه ، وأصبح مسعور تماما . كاد أن يقتل زوجته |
Ben çılgın, kudurmuş bir sincabım! Kurabiyelerimi istiyorum! | Open Subtitles | أنا سنجاب مسعور مجنون أريد كعكاتى |
kuduz bir şeytan ya da değil. Yapamadım! | Open Subtitles | مسعور أو لا لم اتمكن من فعلها. |
Ama doğruyu söylemek gerekirse bir Berserker'ı indirebilecek kadar ateş gücümüz var mı onu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لكن بصراحة، لستُ أدري إذا كانت هذه الذخيرة كافية للقضاء على مسعور واحد. |
Yabani bir köpeği veya vahşi bir aygırı eğitecek birini bulmak... | Open Subtitles | الذي يَستخدمُه المرء لتَرويض حصان برّي أوكلب مسعور |
Psikopat köpek böyledir işte! | Open Subtitles | هذا هو كلب مسعور. |
Freddie Preston'ın işyerinde Kuduza döndüğünü ve Haley'in içerde olduğunu söyle ona. | Open Subtitles | اخبرها ان فريدي بيسون يتحول الى مسعور وهو محجوز وهيلي محبوسة معه |
Kesik elektrik, çılgın köpek ya da her neyde tüm bu şeyleri açıklıyor. | Open Subtitles | سلك كهرباء طليق وكلب مسعور أو أيا كان ذلك كل هذا يفسر الظاهرة |
İpini kopartmış köpeğin tekisin! | Open Subtitles | انت لست سوى كلب مسعور |
Sana yapılanlardaki suç payın, çıldırmış bir köpek tarafından ısırılsaydın sahip olacağın suç payıyla aynı. | Open Subtitles | لا ذنب لك فيما أصابك، فالأمر أشبه بتعرضك إلى عضة كلب مسعور الكلاب المسعورة يتم إعدامها |
Muhtemelen kuduzdur. | Open Subtitles | ربما مسعور |