"مسكّن" - Traduction Arabe en Turc

    • sakinleştirici
        
    • yatıştırıcı
        
    • ağrı
        
    • Aspirin
        
    • aspirini
        
    Belki bilmek istersin, kızına hafif sakinleştirici verdim ki kendi adamlarıma beni vurdurmasın. Open Subtitles وإذا كنتي تتسألين ، فقد أعطيتُ ابنتكِ مسكّن معتدل فقط لكي لا تفعل شيء ذكي كجعلك رجالي يضربونني
    Anlıyorum. Size bir yatıştırıcı, sakinleştirici lazım. Open Subtitles أرى هذا، تحتاج مسكّن للإسترخاء
    Hafif bir sakinleştirici yalnızca. Open Subtitles دة لا شيء سوى مسكّن معتدل لتَهْدِئتك
    Durum değişimini anlamasına yardımcı olması için, ona yatıştırıcı verdik. Open Subtitles لقد أعطيناه مسكّن ليساعده في مرحلة الإنتقال.
    Çok acı çekiyor ama ağrı kesici düğmesine basmama izin vermedi. Open Subtitles يتألمّ كثيراً لكنّهم لم يسمحوا لي بأن أضغط على زر مسكّن الألم
    - Aspirin mi? - Oxycodone. Open Subtitles -أُكْسِيكُودُون). "مسكّن مخدّر) ."
    İlaç almalıyım. Gerçek ilaç. Hemşire bana sadece bebek aspirini verecek. Open Subtitles تلزمني حبوب, حقيقية ستعطيني الممرضة مسكّن أطفال
    Hayır, ona sakinleştirici verdim. Open Subtitles لا، حَقنتُه مَع a مسكّن. أنا عِنْدي على الأقل ساعتان أكثر.
    Genelde Slim Fast'inin içine bir sakinleştirici atıyordum. Open Subtitles عادة بمَكْسُورِ a مسكّن إلى صومِها البسيطِ.
    Ya da diğer seçenek... bir sakinleştirici. Open Subtitles أو الخيارُ الثاني، مسكّن.
    Brick'e de diğerine sakinleştirici vermesini söyleyin. Open Subtitles لإعْطاءها مسكّن أَو اي شيء
    sakinleştirici, çantamda! Open Subtitles ! مسكّن ، في حقيبتي
    - Doktor sakinleştirici verdi. Open Subtitles -ناولها الطبيب مسكّن
    yatıştırıcı burada. Enjekte zamanlayıcısı. Open Subtitles محلول مسكّن بالتنقيط
    Hayvanlarda kullanılan morfinden güçlü bir yatıştırıcı. Open Subtitles مسكّن حيوانات أقوى من (المورفين)
    Bende ona birkaç yatıştırıcı verdim. Open Subtitles -لذا أعطيتُها حبتين من مسكّن .
    - Ona yatıştırıcı verdim! Open Subtitles -أجبني -أعطيته مسكّن
    ağrı kesicilerin etkisinden böyle. Biraz üşüttü. Open Subtitles هذا من تأثير مسكّن الألم إنه معتوه قليلاً
    Ilık Bavyera patates salatası elmalı salsa fresca iki tane de ağrı kesici. Open Subtitles سلطة البطاطس البافارية الدافئة, وصلصة الفريسكا بنكهة التفّاح, وهنا, حبتان مسكّن للألم
    Aspirin. Open Subtitles -إنّه مسكّن
    İlaç almalıyım. Gerçek ilaç. Hemşire bana sadece bebek aspirini verecek. Open Subtitles تلزمني حبوب, حقيقية ستعطيني الممرضة مسكّن أطفال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus