Demek istediğim eğer isteğin buysa, harika bir amigo olacaksın. | Open Subtitles | ما أقصده ستكونين مشجعة عظيمة اذا كان هذا ما تريدينه |
Bunu bir amigo kız olmayan birinin söylemesi kolay tabii. | Open Subtitles | حسنا ، هذا امر بسيط قوله بالنسبة لواحدة غير مشجعة |
Üniversitedeyim eğer Power Ranger'ı veya bir hayaleti ya da bir amigo kızı öpmek istiyorsam, öpebilirim. | Open Subtitles | انا شاب في الجامعة. إذا أردتُ تقبيل حارسة قوة, شبح أو مشجعة, |
Bunu aletinle beraber ponpon kız avına çıkmadan önce düşünecektin! | Open Subtitles | ينبغي عليك أن فكرت قبل أن قضيبك يذهب يطارد مشجعة |
Bütün futbol maçlarında gösteri yapacağız. Bir nevi amigo kız olacağım! | Open Subtitles | نؤدي عروضنا في جميع العاب الكرة انا اعتبر مشجعة |
Kerry niye amigo olmak istesin ki? | Open Subtitles | لماذا قد ترغب كيري أصلاً بأن تصبح مشجعة ؟ |
Sen amigo olmak bile istemiyorsun. Salak olduklarını sen söyledin. | Open Subtitles | و أنتي لم ترغبي حتى بأن تصبحي مشجعة لقد قلتي بأنهم جميعهم فارغي الرؤوس |
Kerry'nin amigo olmaya hakkı var. Bridget'ın da bu yüzden üzülmeye. | Open Subtitles | كيري لديها الحق بأن تكون مشجعة و بريدجيت لديها الحق بأن تستاء من الأمر |
ben amigo kız olmak istemiyorum. Bak annem, oda ebeveyni | Open Subtitles | لا أريد أن أكون مشجعة رئيسية أنظر أمّي مزاجية |
Bir amigo kızın punk'tan hoşlandığını görmek beni şaşırttı. | Open Subtitles | بأمانة ، أنا مندهشة من وجود مشجعة تحب هذه الأمور |
Biliyorum, yüzeysel bir amigo olduğumu düşünüyorsun. Ama benim de duygularım var ve senin fikrin yüzünden çiğnendiler. | Open Subtitles | أعرف أنك تظنين أني مشجعة سطحية ولكن لدي أحاسيس |
Kate, herkes amigo kız olmak ister. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون مشجعة كل فتاة تريد أن تكون مشجعة |
Biliyorum, yüzeysel bir amigo olduğumu düşünüyorsun. Ama benim de duygularım var ve senin fikrin yüzünden çiğnendiler. | Open Subtitles | أعرف أنك تظنين أني مشجعة سطحية ولكن لدي أحاسيس |
Yetişkinlere yönelik bir ponpon kız filmiydi. | Open Subtitles | وهي كون الفيلم للكبار فقط, ووجود مشجعة به. |
Eski liseli bir ponpon kız lideri tarafından dövüldüğünü? | Open Subtitles | , أنك ضربت من طرف مشجعة مدرسة ثانوية سابقة ؟ |
Benim küstah Packer hayranı kız arkadaşımın lastiği patladı da. | Open Subtitles | أسف على التأخير لأن المتغطرسة مشجعة بيكر، صديقتي لديها شقة |
Çiftçi çocuk, eski amigosu ve Lex Luthor. | Open Subtitles | مزارع , مشجعة فريق رياضي سابقة وليكس لوثر |
Bir sürü güzel amigonun olacağını bilince bizim çocukları gelmekten alıkoyamadım. | Open Subtitles | منالصعبأبعادالرجالعنأتصال ، خاصةً من مشجعة جميلة. |
Siyasi irade mücadelesi de meydana gelecek fakat bunlar kazanılabilir savaşlar, çünkü dünya çapında Uluslararası Adalet Misyonu'nda oldukça ümit verici bazı örnekler yaptık. | TED | سوف يكون هنالك بعض المناوشات السياسية في هذا الخصوص، لكنها قابلة للحل، حيث طبقنا بعض النماذج حول العالم في حملة العدالة الدولية، والنتائج مشجعة. |
Bayan Robinson eski bir amigoydu. | Open Subtitles | السيدة روبنسن كانت مشجعة سابقة |
Sonunda bir amigoyla çıkıyorsun ve eteğinin altına girmene izin vermiyor. | Open Subtitles | .. دان باتش) المسكين) ها أنت أخيراً تواعد مشجعة و لكنها لا تسمح لك بالاختلاء معها |
Bu kadar yeter tatlım. Madem iyi bir Giants hayranısın... | Open Subtitles | حسناً , بالطبع , يا عزيزتى انتى مجرد مشجعة للعمالقة؟ |
Ben takımın kaptanıyım. Sen de yeni amigomuzsun. Sana yemek ısmarlamak zorundayım. | Open Subtitles | أنا كابتن الفريق و أنت مشجعة |
Bence bu umut verici hikaye, kısmen, demografi odaklı. | TED | وهذه القصة مشجعة حسبما أرى نتجت من الشعب |
Teğmen, Yardım edemem ama beni beni dinliyor olduğunu fark edince, hem rahatsız edici hem de cesaret verici buluyorum. | Open Subtitles | ملازم أول ، وأنا لا يمكن أن تساعد ولكن إشعار ان كنت فعلا الاستماع لي ، التي أجد كلا مشجعة و مثيرة للقلق. |
Kazanma şansının hesaplanması kolay ama o oranda cesaret kırıcı. | Open Subtitles | الإحتمالات سهلة أن تحسب و هى غير مشجعة |