kıllı, çirkin bir piliç gibi görünüyorsun, adamım. Bu annenin makyaj malzemelerimi? | Open Subtitles | تبدوا مثل دجاجة مشعرة قبيحة يا رجل هل هذه مساحيق مكياج امك؟ |
Yemek teklifini kabul eden her çirkin, kıllı Hobbit'vari kıza nişan yüzüğü takardı. | Open Subtitles | لأنه يعطي خاتم وعد لأي هوبيت بشع ذو ارجل مشعرة يوافق على العشاء. |
Şimdi, ortalama bir insan 1 ile 6 metre arası boydadır ve üzerinde tişört olan kıllı, yağlı bir macundan oluşur. | Open Subtitles | حسناً، يتراوح طول البشري العادي ما بين المتر والسبعة أمتار. وهو مصنوع من مادة لزجة دهنية مشعرة ملفوفة داخل قميص. |
Bunların hepsi avlarını yakalamak için tüylü balina çubuklarını kullanan dişsiz balinalardır. | TED | كل هذه هي حيتان بالينية وهي تستعمل صفائح بالينية مشعرة بدلًا من الأسنان لاصطياد فرائسها. |
Bosna'da işlerin bu kadar kıl tüy olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اكن اعرف ان مؤخرتهم مشعرة فى بوزنيا هكذا |
Kanlı ve kıllı bir bacak kariyerimi nasıl yerle bir edebilir ki? | Open Subtitles | كيف يمكن لقدم مشعرة و دامية أن تدمر حياتي المهنية؟ |
Bir hayli kıllı ayaklarım var ayaklarımın pürüzsüz olmasını istiyorum. | Open Subtitles | لدي قدماً مشعرة لحد ما وأفضل أن أبقيها ملساء |
Ayaklarının tıraş edilecek kadar kıllı olması da ne kadar iğrenç. | Open Subtitles | كم مقرف أن قدمه مشعرة للغاية لدرجة أن عليه حلقها؟ |
Baya kıllı bir manitan varmış, dostum. | Open Subtitles | و لكننا نحبها كلها لديك فتاة مشعرة يا صاح |
Yatakta uzanıyordum ve birden o kıllı kolu gördüm. | Open Subtitles | كنت مستلقية على سريري... و فجأة رأيت يداً مشعرة. |
kıllı bir ufaklıksın değil mi? | Open Subtitles | إنّكِ مخلوقة مشعرة صغيرة، أليس كذلك؟ |
- Ve boynunu tıraş et. Çok kıllı lan! | Open Subtitles | واحلق رقبتك، إنّها مشعرة جدًّا. |
Lakin tabii ki, şişman istemem, Nebraska'lı olmaz, kıllı herhangi biri kabul etmem. | Open Subtitles | ولكن بالطبع، لا أريد البدينات أو من "نبراسكا" أو أي سجينة مشعرة أكثر من اللازم. |
Sekiz elli kaba kıllı hayvanlar. | Open Subtitles | وحوش مشعرة بثمان أيدي |
Kocaman, kıllı, keskin dişli. | Open Subtitles | ضخمة، مشعرة بأسنان حادة |
Küçük, kahverengi tüylü, kısa, bodur bacaklı, büyük burunlu yaratıklar. | Open Subtitles | مخلوقات بنية و مشعرة و لديهم أرجل قصيرة و أنوف طويلة |
Kendine özgü tüylü yaprakları var. Bekle. | Open Subtitles | مشعرة ما يجعلها مميزة هو الأوراق الضبابية |
Chumash Kızılderilileri bu ormanda dolaşan kocaman, tüylü yaratıkların hikâyelerini anlatır. | Open Subtitles | الهنود القدامى سردوا حكايات عن مخلوقات كبيرة و مشعرة جابت هذه الغابات |
Yürümeyi öğrendiğimden beri kıçımda kıl var. | Open Subtitles | إن مؤخرتي اصبحت مشعرة قبل ان اتمكن من السير |
Hiçbirinin bacaklarında da kıl yok. | Open Subtitles | وليس هناك أحد من بينهم رجله مشعرة. |