| Halkın, katilin yakalanması için aşırı hevesi polis için neredeyse büyük bir sorun olduğu giderek daha belirgin hale geldi. | Open Subtitles | واتضح بشكل متزايد انه بقدر ان القبض على القاتل مشكلة كبرى للشرطة فكان ايضا المنقذ من الجمهور |
| Saldırı büyük bir sorun diye bilirdim ben. | Open Subtitles | ظننت أن الإعتداء بهاتف ,خلوي كان مشكلة كبرى |
| Bu büyük bir sorun. | Open Subtitles | إنها مشكلة كبرى |
| Cidden dertte! | Open Subtitles | مشكلة كبرى! |
| Cidden dertte! Tavuk. | Open Subtitles | مشكلة كبرى! |
| Dinle, benim için büyük sorun var. Hemen paraya ihtiyacım var! | Open Subtitles | اسمع، إنّها مشكلة كبرى بالنسبة إليّ، أحتاج المال الآن |
| Bu sizin için büyük bir sorun. | Open Subtitles | هذه مشكلة كبرى بالنسبة لكم |
| Dinle, bu Vatanseverler, hala büyük sorun teskil ediyor... | Open Subtitles | لمْ تكُ تلكَ هي الصفقة أنظر... لا زال أُولئكَ الوطنيون يمثلون مشكلة كبرى... |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 