Pekâlâ, şey, o zaman bu senin için sorun olmayacaktır sert adam. Miles, burada ne yapıyorsun? | Open Subtitles | حسنا هذا لن يكون اى مشكلة لك ثم رجل قوى اميال ماذا تفعل هنا؟ |
Ve eğer senin yönteminle yaparsak onlara uzun zamanda adi mal yollama riski taşırız bu da senin için sorun değil çünkü eğer çekilirlerse üzerinde kumar oynayabileceğin başka bir şirket bulursun. | Open Subtitles | , و لو فعلنا الامر بطريقتك سنواجه مشكلة طويلة الامد في التوصيل لهم , المنتج المطلوب , و هذا لا يشكل مشكلة لك |
Başkasına karavan almayacaksan, senin için sorun olmaz sanırım. | Open Subtitles | على الرغم من أننى أعتقد أن هذه ليست مشكلة لك بعد الأن إلا إذا لم تنفقهم على شراء مقطورة أخرى لشخص ما |
Çok ilginç. O yüzden kadınların sayısı sana sorun gibi gelmemiş. | Open Subtitles | هذا مثير ربما لهذا لم يبدو عدد النساء الكبير بمثابة مشكلة لك |
Oturmamın sizin için sakıncası var mı? | Open Subtitles | {\pos(192,220)}أهناك مشكلة لك بجلوسي هنا؟ |
Cavendish'in servisleri ve voleleri çok iyidir ve ona karşı hep oynadın, eğer senin için sorun olmazsa, bunu paraya çevirmek istiyorum. | Open Subtitles | -كافنديش ) رجل ماهر باللعبة ) و أنت تلعب سىء دائما ً أمامة -لهذا أنا هنا لكى أمولك هل هذا يعنى مشكلة لك ؟ |
Ama bunlar senin için sorun değil... değil mi? | Open Subtitles | ... لن تكون مشكلة لك أليس كذلك ؟ |
Burada olmam senin için sorun olmaz değil mi? | Open Subtitles | لا مشكلة لك معي، صحيح؟ |
Evet, bu senin için sorun teşkil eder mi? | Open Subtitles | نعم هل هذا سيكون مشكلة لك |
Bu senin için sorun olur mu? | Open Subtitles | هل سيكون ذلك مشكلة لك ؟ |
senin için sorun olmayacaktır, Charlie. | Open Subtitles | (هذا لن يكون مشكلة لك يا (تشارلى |
Umarım cesedimi sana sorun çıkarmadan önce bulurlar. | Open Subtitles | آمل أن يجدوا جثتى قبل ان تصبح رائحتى مشكلة لك |
sana sorun çıkarmam. | Open Subtitles | لن أسبب أى مشكلة لك. |
-Senin için sorun değil Power Man. | Open Subtitles | - تلك ليست مشكلة لك أيها القوي. |
Oturmamın sizin için sakıncası var mı? | Open Subtitles | أهناك مشكلة لك بجلوسي هنا؟ |