"مشهدِ" - Traduction Arabe en Turc

    • mahallinde
        
    • mahalline
        
    • mahallinden
        
    • Vista
        
    • yerinden
        
    • yerindeki
        
    • olay yeri
        
    • olay yerine
        
    Bu suç mahallinde ters bir şey olmadığını söyleyip duruyorum. Open Subtitles أُخبرُك، هناك شيء خاطئ بهذا مشهدِ الجريمةِ.
    İki olay mahallinde de aynı uyuşturucu bulundu, ve sonra... o uyuşturucular, senin olay mahallinde mi kendilerini gösterdi? Open Subtitles تلك المخدّراتِ نفسهاِ ظَهرتْ في مشهدِ جريمتِكَ؟
    Bir suç mahalline adamı oturtabiliriz. Open Subtitles نحن يُمْكِنُ أَنْ نَضِعَه إلى مشهدِ جريمةِ واحد، لكن لَيسَ الآخرينَ.
    Suç mahallinden tek bir parmak izi alabildik. Open Subtitles نحن كُنّا قادرون على إزالة فقط بصمة إصابع واحدة مِنْ مشهدِ الجريمةِ.
    Pacific Vista High'dan buraya geldi. Open Subtitles هي منقولة مِنْ مستوى مشهدِ المحيط الهادي العالي.
    Olay yerinden bir sokak ilerde oturuyor. Open Subtitles يَعِيشُ كتلةَ واحدة مِنْ مشهدِ الجريمةَ.
    Olay yerindeki kişinin kim olduğunu bulmam gerek. Open Subtitles أَحتاجُ للفَهْم الذي كَانَ في مشهدِ الجريمةَ.
    Tanıdığım en iyi olay yeri araştıran adamın yanında duruyorsun, ama burada biryerlerde kan bulabileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles أنت تَقِفُ بجانب أفضل رجلِ مشهدِ أَعْرفُ، لكن أنا لا أعتقد هناك دمّ في تلك الحجارةِ.
    Ben de bu yüzden dikkatimi ikinci olay yerine çevirdim. Open Subtitles لِهذا دُرتُ ي الإنتباه إلى مشهدِ الجريمةِ الثانيِ.
    Michael'ın Kurt'in arabasında bulunan kanı olay mahallinde Thomas Stewart ile birlikte olduğunu ortaya koyuyor. Open Subtitles دمّ مايكل في سيارةِ كورت يَضِعُه في مشهدِ الجريمةَ سويّة مع توماس ستيوارت.
    Suç mahallinde gözlük yoktu. Open Subtitles ما كان هناك eyeglasses في مشهدِ الجريمةَ.
    Bu suç mahallinde bulduğumuz saçın ilk sonuçları Open Subtitles وذلك a prelim على الشَعرِ وَجدنَا في مشهدِ الجريمةَ.
    Evet,Mr. Monk suç mahallinde daha önce anlatamadığı bazı şeyler görmüştü. Open Subtitles نعم، رَأى السّيدَ Monk هنا بَعْض المادةِ في مشهدِ الجريمةَ هو يُخفَقُ في الذِكْر.
    Ve... izninle, şununla aynı tip materyali de Zamesca'nın olay mahallinde bulduk. Open Subtitles ، ويُعذرُني، وَجدنَا هذا النوعِ نفسهِ مادّةِ في مشهدِ Zamesca.
    Parrish'i cinayet mahallinde gören Archie Akama adında buralı bir inşaat işçisi. Open Subtitles هو كَانَ a محليّ رجل بناءِ مسمّى آرتشي Akama الذي وَضعَ Parr تقريباً في مشهدِ القتلَ.
    Sonra da kadıncağız habire olay mahalline mi gidip durdu? Open Subtitles وهي فقط تَستمرُّ تراجعْ إلى مشهدِ الجريمةَ؟
    Suç mahalline... ..geri dönmek gibi. Open Subtitles نوع مثل العَودة إلى مشهدِ الجريمةِ.
    Birisi nedense Sonny Chow'un bir kaç tel saçını alıyor ve suç mahalline bırakıyor. Open Subtitles حَسناً، شخص ما، بطريقةٍ ما عَثرتْ على بضعة سواحل شَعرِ سوني Chow وتَركَهم في مشهدِ الجريمةَ.
    Bu sivili cinayet mahallinden çıkarır mısınız? Open Subtitles تُريدُ أَخْذ هذا المدني من مشهدِ الجريمةَ؟
    Bu sivili cinayet mahallinden çıkarır mısınız? Open Subtitles تُريدُ أَخْذ هذا المدني من مشهدِ الجريمةَ؟
    Önceki günkü suç mahallinden gelen eroin. Onu etkiledi. Open Subtitles الهيروين من مشهدِ الجريمة في اليوم السابق
    Vista Cruiser, hah? Open Subtitles لذا طرّاد مشهدِ , huh؟
    Orası olay yerinden 10 sokak uzakta gibi. Open Subtitles تلك مثل الكُتَلِ العشْرة مِنْ مشهدِ الجريمةَ. نعم.
    Olay yerindeki kanıtlar onu, senin masum olduğuna ikna etmesi için yeterliymiş. Open Subtitles الدليل في مشهدِ الجريمةَ كَانَ بما فيه الكفاية أَنْ يُقنعَها بأنّك كُنْتَ بريء.
    olay yeri fotoğraflarının açısı yüzünden olduğunu düşünmüştüm ama eksik bir şey olduğu çok açık. Open Subtitles تَعْرفُ، إعتقدتُ بأنّه كَانَ فقط زاوية صورِ مشهدِ الجريمةَ. هناك من الواضح فقدان شيءِ.
    Eskiden olay yerine geri dönen suçluları aptal zannederdim. Open Subtitles أنا كُنْتُ أُفكّرُ المجرمين كَانوا أغبياء لعَودة إلى مشهدِ الجريمةِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus