O orospu umurumda değil ama büyük bir film yıldızı olarak güvenilirliğimi önemsiyorum. | Open Subtitles | لا اعبئ بشأن تلك الساقطة لكنني أعبئ بشأن مصداقيتي كنجم أفلام كبير |
Bu yolla güvenilirliğimi sarsmaya çalışmış. | Open Subtitles | وهذه كانت طريقتها لمُهاجمة مصداقيتي |
Esnaf muhabbetine girersem... ..güvenirliğimi yitiririm. | Open Subtitles | اذا سمحت لنفسي ان اصبح بائعاً متنقلاً فساخسر مصداقيتي |
Halka seslenmem güvenirliğimi zedeler bu da mahkemeye taşıyacağım her türlü argümana zarar verir. | Open Subtitles | لو أعلنت الأمر، سأقلل من مصداقيتي والذي سيؤثر على أي جدال لي بالمحكمة |
Gençlerimize başkanın güvenilir olduğunu söyleyerek tüm itibarımı tehlikeye attım, ama onlar sonuç istiyorlar. | Open Subtitles | سأضع كل مصداقيتي على المحك و أنا أقول لكل الشباب أن هذا الرئيس يمكن الوثوق به لكنهم يريدن نتائج |
Bütün itibarım, güvenilirliliğim, kariyerim, hepse mahvolur. | Open Subtitles | حيث أن سُمعتي، مصداقيتي و مهنتي .قد تُدمر |
Sonra, sahildeki mürettebatla olan güvenirliğim iyi durumdaydı. | Open Subtitles | بعد ذلك، غدت مصداقيتي مع طواقم الشاطئ جيدة |
Benim bir gazeteci olarak güvenilirliğimi zedeliyor. | Open Subtitles | أنهم يميلون إلى البطولية مصداقيتي كصحفي |
Benim bir gazeteci olarak güvenilirliğimi zedeliyor. | Open Subtitles | أنهم يميلون إلى البطولية مصداقيتي كصحفي |
Bunu yapamam. Bütün güvenilirliğimi kaybederim. | Open Subtitles | لا يمكنني فعل ذلك سأفقد مصداقيتي |
Sadece benim güvenilirliğimi reddetti. | Open Subtitles | لا، فقط مصداقيتي. |
Eğer bu şekilde davransaydım, güvenilirliğimi kaybederdim. | Open Subtitles | لو قمت بذلك سوف أخسر مصداقيتي |
Basitçe güvenilirliğimi sergiliyorum. | Open Subtitles | أنا ببساطة أُثبت لك مصداقيتي |
Jürinin karşısında bütün güvenirliğimi yitirdim. | Open Subtitles | لقد فقدت مصداقيتي كلها أمام هيئة المحلفين |
güvenirliğimi merak etme! | Open Subtitles | لاتقلق حول مصداقيتي! حسنا؟ |
güvenirliğimi merak etme! | Open Subtitles | لاتقلق حول مصداقيتي! حسنا؟ |
Bunun yanı sıra, Smallville hakkında inandığım gerçekleri yazdıktan sonra kaybolan itibarımı kurtarmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | بالإضافة إلى ذلك، مازلت أحاول إسترداد مصداقيتي بعد كل ما كتبته عن (سمولفيل): صدق أو لا تصدق |
Evet, ben de genellikle ona sırf ineklik itibarımı kaybetmemek için katılırım ama zaman yolculuğu diyoruz! | Open Subtitles | {\pos(190,220)}أجل، أقصد أنّي سأذهب معه {\pos(190,220)}لأنّي غالبًا لا أودّ فقدان مصداقيتي كمهووسة بالحاسوب -لكن السفر الزمنيّ إغراء لا يُقاوم ! |
İşten kovuldum, itibarım yerlerde geleceğim tehlikede, ve şimdi ayaklarımı öpmesi gereken tek kişi beni onu kazıklamakla suçluyor. | Open Subtitles | لقد طُرِدت ، وقضي على مصداقيتي مستقبلي في خطر والان الشخص الذي من المفترض ان يقبل قدامي |
Ama bunları artık halka sunamam çünkü itibarım tamamıyla zedelendi. | Open Subtitles | والآن طبعًا لا يمكنني نشر أي من ذلك لأن مصداقيتي شُوهت بشمولية. |
Fark edecek olurlarsa... güvenirliğim... | Open Subtitles | اذا كشفو امري مصداقيتي |