Ama artık onunla yatmak istemiyorum. | Open Subtitles | لكنني لا أريد مضاجعته بعد الآن. |
Onunla yatmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد مضاجعته لا أريد |
Göt becermek için umudun geldiği. | Open Subtitles | هذا المكان الذي يأتي إليه الأمل لتتمّ مضاجعته من المؤخرة |
Genç Amerikalılardan becermek istediğin şu çocuk. | Open Subtitles | ذاك الرجل الذي تريد مضاجعته من |
Benimle yatamazsın çünkü iş arkadaşıyız ve eski bağımlılık danışmanımsın. | Open Subtitles | لا يمكنك مضاجعته نحن رفقاء في العمل،وكنت أنت رفيقي السابق، |
"Ah yatak, ne saçın çıkar ne de sikilebilirsin. | Open Subtitles | أيها السرير الذي لا ينمو عليه شعر لا يمكن مضاجعته |
O'Dare ile o kadar takıldım ki adam yatmaya çalıştığımı falan sanacak. | Open Subtitles | و(أودير)، لقد حاولت التقرّبمن(أودير)بشدّة.. إنه يظنني أريد مضاجعته. |
Bence öyle. Eşini yatmayı düşündüğün kişiyle tanıştırmak başka ne anlama gelebilir ki? | Open Subtitles | تقدم زوجتك لشخص توشك على مضاجعته.. |
Adamla yatmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس وكأنّه يجب عليكي مضاجعته |
Onunla yatmak istediğini biliyordum. | Open Subtitles | -أعلم أنها أرادت مضاجعته |
- becermek istediğim birini beceremedim. | Open Subtitles | لم أستطع مضاجعة شخص أردت مضاجعته. إذاً؟ |
Herkesin onu becermek istediğini düşünüyor. | Open Subtitles | -يحسب أن الكل يريد مضاجعته |
Onunla yatamazsın çünki o senin kardeşin olabilir. | Open Subtitles | لا يمكنك مضاجعته لأنه قد يكون أخاك |
Her zamanki gibi kirli işlerini ben yapmak zorundayım. Onunla yatamazsın çünki o senin kardeşin olabilir. | Open Subtitles | لا يمكنك مضاجعته |
"Ya da sikilebilirsin. | Open Subtitles | أو يمكن مضاجعته |
Bunun için birisinin onunla yatmayı kabul etmiş olması gerek. | Open Subtitles | هذا يعني أن هناك من وافق علي مضاجعته |