"معلّق" - Traduction Arabe en Turc

• asılı
• sallanıyordu
• uzaklaştırılmış

Boşlukta asılı duran yürüyebileceğini cam bir köprü var.
هناك جسر زجاجي يمكنك المشي عبره ذلك معلّق في الفراغ.

Hepimizden 30 metre yukarda, sarhoş, ve cennetten bir adım uzakta... herzamanki gibi sarhoş halde asılı duruyor.
إنه فوقنا بـ100 قدم سكران، سكران كالمعتاد معلّق بقدم واحدة من الجنّة لقد إنتهى أمره

Arka kapının üstüne asılı bir kova akü asidi ve kapı kilidinde .30-aught-6
و لديّ دلو من حمض الكبريتيك معلّق على الباب الخلفي و بندقية عيار 30 مل مثبتة في المقبض الأمامي

Bu sizin atanız, Komiser... tam da önünde durduğumuz pencerenin altında asılı duruyor.
إنه أحد أسلافك يا حضرة المفتش معلّق تحت هذه النوافذ بالذات

Bir gün baktık ki babası bir ağaçtan sallanıyordu.
في أحد الأيام كان هناك والده معلّق على شجرة

FBI'daki görevinden süresiz olarak uzaklaştırılmış bir doktor.
الذي معلّق بشكل غير محدد من موقعها في مكتب التحقيقات الفدرالي.

Küçük bir adam palmiye ağacında asılı duruyordu ve ağaç muson rüzgarı altında bir taraftan diğerine bir öne, bir arkaya sallanıp duruyordu.
فتى صغير معلّق على شجرة نخيل . و النخلة كانت تتأرجح . بسبب تلك الرياح الموسمية التي تحرك الشجرة إلى اتجاه

O burada boynundan asılı, ve kimse onu geri getiremez.
جسده معلّق هنا كمسمار على الباب

Yoksa böyle havada asılı kalırsınız.
، والا سَتَبْقى معلّق في الهواءِ

Rahip Shinzei'nin de kafası Cehennem Kapısı'nda asılı!
و رأس القسيس (شينزي) معلّق على بوابة الجحيم

Columbus caddesindeki markette asılı bir karşılıksız çekin var.
هناك صك مردود باسمك معلّق عند بقالة -عند شارع كلومبوس .

Yumurta, güven içinde havada asılı kalıyor.
إنه معلّق بأمان في الهواء.

Shinzei'nin kafası Cehennem Kapısı'nda mı asılı duruyor?
رأس (شينزي) معلّق على بوابة الجحيم؟

"...biraz ötesinde düşen asılı bir kütük..."
"جذع معلّق وراءه مباشرةً..."

Orada, bir ağaçtan sallanıyordu.
ياإلهي،كان هناك معلّق بالأعلى على الشجرة

Baro aidatını ödeyemediği için geçici olarak işten uzaklaştırılmış.
معلّق للفشلِ لدَفْع مستحقاتِ جمعيةِ حانتِها.